yaldız

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Eşyaya altın veya gümüş görünüşü vermek için kullanılan, sıvı veya yaprak durumundaki altın, gümüş ve bunların taklidi olan madde

Örnek:

1. Boya değil altın yaldız vursan manda gözü gibi donuk duruyor.

1. Boya değil altın yaldız vursan manda gözü gibi donuk duruyor.

2. Bu madde ile eşyalara yapılan süs

3. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Aldatıcı dış görünüş, göz boyama

Örnek:

1. Onun kibarlığı yaldızdan ibarettir.

1. Onun kibarlığı yaldızdan ibarettir.

4. argo , argo , argo , argo , Abartılı bir biçimde söylenen yalan