üzüntülü

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Üzüntüsü olan, acılı, müteessir

2. Üzüntü veren

Örnek:

1. Onu güldüren ve bizi ağlatan bu uzun ve üzüntülü oyun feleğin sabrını tüketti.

1. Onu güldüren ve bizi ağlatan bu uzun ve üzüntülü oyun feleğin sabrını tüketti.

3. zarf , zarf , zarf , zarf , Üzüntülü bir biçimde, üzüntülü olarak

Örnek:

1. Ara sıra saate üzüntülü bir göz atıyordu.

1. Ara sıra saate üzüntülü bir göz atıyordu.