toplamak

fiil
İlgili Kelimeler:

akımtoplar, top toplayıcı

Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Bir araya getirmek

Örnek:

1. Şairin bütün eserlerini, bütün hatıralarını toplayacak.

1. Şairin bütün eserlerini, bütün hatıralarını toplayacak.

2. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Devşirmek

Örnek:

1. Kırlardan çiçek topladık.

1. Kırlardan çiçek topladık.

3. Devşirip kaldırmak

Örnek:

1. Sofrayı toplamak. Yatakları toplamak.

1. Sofrayı toplamak. Yatakları toplamak.

4. Dağınıklıktan kurtarmak

Örnek:

1. Bu odayı biraz toplamak gerek.

1. Bu odayı biraz toplamak gerek.

5. Bir araya getirmek, düzene sokmak, düzeltmek

Örnek:

1. Uzun yağlı saçlarını parmaklarıyla taradı, kalpağının altında topladı.

1. Uzun yağlı saçlarını parmaklarıyla taradı, kalpağının altında topladı.

6. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Artırıp biriktirmek

Örnek:

1. Epey servet toplamış.

1. Epey servet toplamış.

7. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Hizmete çağırmak

Örnek:

1. Asker toplamak.

1. Asker toplamak.

8. Vergi veya bağışı verecek olanlardan almak

9. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Şişmanlamak, kilo almak

10. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Çıban, yara irinlenmek

11. matematik , matematik , matematik , matematik , Sayıları veya nicelikleri birbirine ekleyip toplamını bulmak