1. isim , isim , isim , isim , Uzun bir sapın ucuna tutturulan, ot, ekin vb.ni biçmeye yarayan, hafifçe kıvrık, uzun çelik bıçak
1. Borçlarını da parayla değil, mevsimi geldiğinde çaycının tarlasında tırpan sallayarak ödüyorlardı.
1. Borçlarını da parayla değil, mevsimi geldiğinde çaycının tarlasında tırpan sallayarak ödüyorlardı.
2. spor , spor , spor , spor , Güreşte devirmek amacıyla rakibin ayak bileklerine hızla ayak vurarak yapılan bir oyun
1. Çok sert elenselerle, tırpanlarla birbirlerini hırpaladılarsa da bastıramadılar.
1. Çok sert elenselerle, tırpanlarla birbirlerini hırpaladılarsa da bastıramadılar.
Lisan : Rumca