sinema endüstrisi, sinema perdesi, sinema salonu, sinema sanatçısı, sinema sanayisi, sinemasever, sinema tekniği, açık hava sineması
1. isim , isim , isim , isim , Herhangi bir hareketi düzenli aralıklarla parçalara bölerek bunların resimlerini belirleme ve sonra bunları gösterici yardımıyla karanlık bir yerde, bir ekran veya perde üzerinde yansıtarak hareketi yeniden oluşturma işi
2. Film göstermeye yarayan özel bir makineyle görüntülerin beyaz perdeye yansıtıldığı salon veya yapı
1. Bir haber bırakıp mahallenin sinemasına girdi.
1. Bir haber bırakıp mahallenin sinemasına girdi.
3. Güzel sanatların dalı olarak yansıtılmaya uygun olan filmleri gerçekleştirme ve yaratma sanatı, beyaz perde, yedinci sanat
1. Sinemanın zevkimizi dışarıdan idare ettiği devirde yaşıyoruz.
1. Sinemanın zevkimizi dışarıdan idare ettiği devirde yaşıyoruz.
Lisan : Fransızca cinéma
Telaffuz : sine'ma