1. isim , isim , isim , isim , Siyaha yakın koyu yeşil renk
1. Karacaahmet'in koyu servileri bulutsuz ufukta neftî bir leke hâlinde göze batıyordu.
1. Karacaahmet'in koyu servileri bulutsuz ufukta neftî bir leke hâlinde göze batıyordu.
2. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Bu renkte olan
1. Geride tek tük ev ve onların da ardında yarı filizî, yarı neftî bir orman seçiliyordu.
1. Geride tek tük ev ve onların da ardında yarı filizî, yarı neftî bir orman seçiliyordu.
Lisan : Farsça neft + Arapça -ī
Telaffuz : nefti: