1. birine veya bir şeye karşı nefret duygusuyla dolu olmak
1. Şu dakikada senden nefret ediyorum, senden böyle hareket beklemezdim.
1. Şu dakikada senden nefret ediyorum, senden böyle hareket beklemezdim.
2. tiksinti duymak
1. Küstahlık edip kendisini aşağıladığı için ondan nefret edeceği yerde, onu seviyordu.
1. Küstahlık edip kendisini aşağıladığı için ondan nefret edeceği yerde, onu seviyordu.