manzara

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bakışı, dikkati çeken her şey

Örnek:

1. Karışık rüyalarda görülen manzaralar gibi dumanlı bir sahne.

1. Karışık rüyalarda görülen manzaralar gibi dumanlı bir sahne.

2. Görünüş

Örnek:

1. Boğaz'ın ucundan Karadeniz'e bir kapı gibi açılan manzara...

1. Boğaz'ın ucundan Karadeniz'e bir kapı gibi açılan manzara...

3. Konusu bir doğa veya şehir parçası olan resim, gravür veya desen, tablo

4. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Durum

Örnek:

1. Bu sade dekor, ölümün manzarasını ulvi bir tablo gibi güzelleştirmişti.

1. Bu sade dekor, ölümün manzarasını ulvi bir tablo gibi güzelleştirmişti.


Lisan : Arapça manẓara