mahsus


İlgili Kelimeler:

kendine mahsus, zata mahsus

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Özgü

Örnek:

1. Kanun, gizli eşyayı bulmaya mahsus bir fal kitabı değildir.

1. Kanun, gizli eşyayı bulmaya mahsus bir fal kitabı değildir.

2. Biri veya bir şey için ayrılmış, münhasır

Örnek:

1. Vatan bizim kılıcımızın ekmeğidir. Daima kendimize mahsus, kendimize münhasır biliriz.

1. Vatan bizim kılıcımızın ekmeğidir. Daima kendimize mahsus, kendimize münhasır biliriz.

3. Özel

Örnek:

1. Kayseri'nin sayın valisine, mahsus selam ederim.

1. Kayseri'nin sayın valisine, mahsus selam ederim.

4. zarf , zarf , zarf , zarf , Özellikle

Örnek:

1. Buraya, mahsus bunun için geldim.

1. Buraya, mahsus bunun için geldim.

5. zarf , zarf , zarf , zarf , Bilerek, isteyerek, kasten

Örnek:

1. Kapıyı mahsus açık bırakmıştı.

1. Kapıyı mahsus açık bırakmıştı.

6. zarf , zarf , zarf , zarf , Şakadan

Örnek:

1. Ciddi mi yapıyordu, mahsus mu söylüyordu, aptallık veya hilekârlık mıydı, bunları da anlayamadım.

1. Ciddi mi yapıyordu, mahsus mu söylüyordu, aptallık veya hilekârlık mıydı, bunları da anlayamadım.


Lisan : Arapça maḫṣūṣ