kırkmak

fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Bir şeyi uçlarından kesmek

2. Saç, sakal veya tüyü kesmek

Örnek:

1. Saçlarını çok kırkmışsın.

1. Saçlarını çok kırkmışsın.

3. Koyun, keçi vb. hayvanların tüylerini kesmek

Örnek:

1. Günün birinde ihtiyar çoban koyunun birini kör bir makasla kırkıyordu.

1. Günün birinde ihtiyar çoban koyunun birini kör bir makasla kırkıyordu.