1. yorgunluk, hastalık, yaşlılık vb. nedenlerle beli bükülmek, öne doğru eğilmek
1. İnsanlar iki büklüm olup düştükleri konduların içinde dozer kasnaklarının sesiyle irkildiler.
1. İnsanlar iki büklüm olup düştükleri konduların içinde dozer kasnaklarının sesiyle irkildiler.
2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , riyakârlık, dalkavukluk, gerçek olmayan saygı vb. nedenlerle iki kat olup öne eğilmek
1. Karşımızda yerle beraber temenna ediyor, akşam şerifleriniz hayır olsun diye iki büklüm oluyor.
1. Karşımızda yerle beraber temenna ediyor, akşam şerifleriniz hayır olsun diye iki büklüm oluyor.