için

Anlamı:

1. edat , edat , edat , edat , Amacıyla, maksadıyla

Örnek:

1. Ukalalık yapmamak için bütün gayretine rağmen yine de o düşündüğünü yapmıştı.

1. Ukalalık yapmamak için bütün gayretine rağmen yine de o düşündüğünü yapmıştı.

2. Neden ve sonuç belirten bir söz

Örnek:

1. Hastanın uykuda olduğunu söylemesi sırf vakit kazanmak içindi.

1. Hastanın uykuda olduğunu söylemesi sırf vakit kazanmak içindi.

3. -den dolayı, -den ötürü

Örnek:

1. Bu büyükşehirde ona ilk hitap eden adam olduğu için ona yüreğini açmak ihtiyacını duyuyordu.

1. Bu büyükşehirde ona ilk hitap eden adam olduğu için ona yüreğini açmak ihtiyacını duyuyordu.

4. Özgü, ayrılmış

Örnek:

1. Sizin için bir kitap getirdim.

1. Sizin için bir kitap getirdim.

5. Düşüncesince, kendince, göre

Örnek:

1. Bizim için çok enteresan bir şeydi bu yeni icat.

1. Bizim için çok enteresan bir şeydi bu yeni icat.

6. Hakkında

Örnek:

1. Gel gör ki dilimin ucunda kağnı var. Kağnılar için de bir çift sözüm var.

1. Gel gör ki dilimin ucunda kağnı var. Kağnılar için de bir çift sözüm var.

7. Oranla, göz önünde tutulursa

Örnek:

1. Bu şapka senin için büyük.

1. Bu şapka senin için büyük.

8. Karşılığında, karşılık olarak

Örnek:

1. Bu eşyalar için kaç lira ödediniz?

1. Bu eşyalar için kaç lira ödediniz?

9. Uğruna, yoluna

Örnek:

1. Neler yapmadık şu vatan için.

1. Neler yapmadık şu vatan için.

10. Süre belirten bir söz

Örnek:

1. Açık söyleyeyim, size birkaç gün için sığındım.

1. Açık söyleyeyim, size birkaç gün için sığındım.

11. Ant deyimleri yapan bir söz

Örnek:

1. Namusum hakkı için. Çocukların başı için.

1. Namusum hakkı için. Çocukların başı için.