havas

Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Nitelikler, özellikler

2. Kendilerini halktan ayrı ve üstün sayan, kendilerinde bir tür ayrıcalık gören kimseler, avam karşıtı

Örnek:

1. Bu zihniyette olan avam değildi, bilhassa havas denilen insanlar böyle düşünüyordu.

1. Bu zihniyette olan avam değildi, bilhassa havas denilen insanlar böyle düşünüyordu.

3. İleri gelenler, seçkinler

Örnek:

1. Padişah, vükela ve havassını toplayarak bu kanun hükümlerine riayet edeceğini ve ettireceğini bildirmiştir.

1. Padişah, vükela ve havassını toplayarak bu kanun hükümlerine riayet edeceğini ve ettireceğini bildirmiştir.


Lisan : Arapça ḫavāṣṣ

Telaffuz : hava:s