1. teklifsiz konuşmada , teklifsiz konuşmada , teklifsiz konuşmada , teklifsiz konuşmada , anlaşılmamak
1. Ama sözleri motor gürültüsünün içinde güme gitti.
1. Ama sözleri motor gürültüsünün içinde güme gitti.
2. boşu boşuna ölmek, hiç uğruna ölmek
1. Baktım ki güme gideceğim, yavaşça kayığın baş yanına gittim ve kendimi denize salıverdim.
1. Baktım ki güme gideceğim, yavaşça kayığın baş yanına gittim ve kendimi denize salıverdim.
3. değeri anlaşılmadan yitip gitmek
1. Gelgelelim çağın sansürü, dine karşı çıkıyorsa Yunus'un nice imanlı şiiri güme gidecekti, demektir.
1. Gelgelelim çağın sansürü, dine karşı çıkıyorsa Yunus'un nice imanlı şiiri güme gidecekti, demektir.