fırtınalı

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Çok rüzgârlı

Örnek:

1. Karlı, fırtınalı gecelerde bu serviler inilder, haykırır.

1. Karlı, fırtınalı gecelerde bu serviler inilder, haykırır.

2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Çok tartışmalı, çekişmeli, gürültülü, karışık

Örnek:

1. O kadar fırtınalı bir maziden sonra istikbalde söneceğinize inanmaktan uzağım.

1. O kadar fırtınalı bir maziden sonra istikbalde söneceğinize inanmaktan uzağım.