emanet


İlgili Kelimeler:

emanet dolabı, şehremaneti

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Birine geçici olarak bırakılan ve teslim alınan kişice korunması gereken eşya, kimse vb., inam, vedia

Örnek:

1. Emaneti olanlar burada her vakit bunlarla ilgilenecek bir çırak bulurlar.

1. Emaneti olanlar burada her vakit bunlarla ilgilenecek bir çırak bulurlar.

2. Bir kimse ile birine gönderilen şey

Örnek:

1. İstanbul'dan getirdiğim emanetinizi akşam benden alınız.

1. İstanbul'dan getirdiğim emanetinizi akşam benden alınız.

3. Eşyanın ücret karşılığı geçici bir süre bırakıldığı yer

4. Can, ruh

Örnek:

1. Allah emanetini alsın da kurtulayım.

1. Allah emanetini alsın da kurtulayım.


Lisan : Arapça emānet

Telaffuz : ema:net