1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Çok düz
1. Mühendislerin keşfine göre, taş ocağı olarak işletilirse yirmi senede dümdüz olabilirmiş.
1. Mühendislerin keşfine göre, taş ocağı olarak işletilirse yirmi senede dümdüz olabilirmiş.
2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Sade, basit
1. Yirmi iki senelik dümdüz bir hayat.
1. Yirmi iki senelik dümdüz bir hayat.
3. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Bilgisi, görgüsü çok dar bir sınır içinde kalan (kimse)
Telaffuz : dü'mdüz