1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Başka bir biçim veya duruma girmek, tahavvül etmek
1. Beş yılda her şey ne kadar çabuk değişmişti.
1. Beş yılda her şey ne kadar çabuk değişmişti.
2. Yerine başka şey veya kimse gelmek
1. Eskiler arasında duvardaki saatli maarif takvimleri de değişmiş oluyordu.
1. Eskiler arasında duvardaki saatli maarif takvimleri de değişmiş oluyordu.
3. Karşılıklı alıp vermek, mübadele etmek
1. Onunla saatlerimizi değiştik.
1. Onunla saatlerimizi değiştik.
4. -i , -i , -i , -i , Değiştirmek
1. Üstümü değiştim.
1. Üstümü değiştim.