1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Bir şeyi oluşturmak veya ortaya çıkarmak için emek harcamak
1. Aldırma sen hemen çalış ki biraz / Çalışan ilerler, yerinde kalmaz
1. Aldırma sen hemen çalış ki biraz / Çalışan ilerler, yerinde kalmaz
2. Herhangi bir iş üzerinde olmak
3. -de , -de , -de , -de , İşi veya görevi olmak, bulunmak
1. İnşaatlarda çalışan işçiler birer ikişer inşaatların kapılarından geri dönüp geldiler.
1. İnşaatlarda çalışan işçiler birer ikişer inşaatların kapılarından geri dönüp geldiler.
4. Makine veya aletler işe yarar durumda olmak veya işlemekte bulunmak
5. -e , -e , -e , -e , Bir şeyi yapmak için gereken çarelere başvurmak, o şeyi gerçekleştirmek için kendini zorlamak, çaba harcamak
1. Olduğundan fazla yaşlı görünmeye çalıştığını sezdim.
1. Olduğundan fazla yaşlı görünmeye çalıştığını sezdim.
6. -e , -e , -e , -e , Bir şeyi öğrenmek veya yapmak için emek vermek