buğu


İlgili Kelimeler:

buğuevi, buğu kebabı, buğusu üstünde

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Su buharı

Örnek:

1. Döşeme, suyun cızırtılarla soğuttuğu ağır bir taş gibi buğu içindeydi.

1. Döşeme, suyun cızırtılarla soğuttuğu ağır bir taş gibi buğu içindeydi.

2. Soğuk bir cisim üzerinde ince bir tabaka durumunda yoğunlaşmış sıvı

Örnek:

1. Biz bile kendimizi en sadık bir aynada görmek istesek nefesimizin buğusu aynamızı bulandırır.

1. Biz bile kendimizi en sadık bir aynada görmek istesek nefesimizin buğusu aynamızı bulandırır.