besleme basın, besleme basıncı, besleme gerilimi, besleme kız, besleme noktası, ana besleme hattı, geri besleme
1. isim , isim , isim , isim , Beslemek işi
1. Gerçekten tenimiz kendisini beslemeye mecbur olduğumuz için binlerce güçlüklere sebep olur.
1. Gerçekten tenimiz kendisini beslemeye mecbur olduğumuz için binlerce güçlüklere sebep olur.
2. Evlatlık olarak alınarak ev işlerinde çalıştırılan kız, besleme kız, beslemelik, beslek
1. Evin içinde yaşlı bir kalfa ve bir besleme ile kalmıştı.
1. Evin içinde yaşlı bir kalfa ve bir besleme ile kalmıştı.
3. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Herhangi bir kuruluşu, onun maddi yardımları dolayısıyla körü körüne destekleyen
1. Besleme gazete.
1. Besleme gazete.
4. fizik , fizik , fizik , fizik , Akım voltajı