adam adama, adamakıllı, adam başı, adam boyu, adam kıtlığında, adamkökü, adamotu, adam sarrafı, adam sendeci, adam yokluğunda, altın adam, asılmışadam, baba adam, balık adam, beyaz adam, bulaşık adam, istenmeyen adam, kardan adam, kiralık adam, kötü adam, kurbağa adam, lüzumsuz adam, Müslüman adam, ömür adam, parmak adam, parmak çocuk, sokaktaki adam, son adam, tek adam, teknik adam, yarım adam, ahiret adamı, bilim adamı, dağ adamı, dava adamı, devlet adamı, din adamı, el adamı, ev adamı, fikir adamı, gemi adamı, görev adamı, gösteri adamı, günün adamı, halk adamı, hayat adamı, ilim adamı, iş adamı, kanun adamı, kavga adamı, salon adamı, sanat adamı, uzay adamı, zamane adamı
1. isim , isim , isim , isim , İnsan
2. Erkek kişi
1. İyi bir adam isterse, babası da verirse varacak.
1. İyi bir adam isterse, babası da verirse varacak.
3. Birinin yanında bulunan ve işini yapan kimse
1. Kendisi gayet kibirli, öfkeli olduğu için hizmetçileri ve adamları korkarlar.
1. Kendisi gayet kibirli, öfkeli olduğu için hizmetçileri ve adamları korkarlar.
4. Birinin yararlandığı, kullandığı kimse
1. Hemen hepsi para çevrelerinin adamlarıydı.
1. Hemen hepsi para çevrelerinin adamlarıydı.
5. Daima birinin yanında olan, onu destekleyen, isteklerini yerine getiren kimse
1. O benim adamımdır, hiçbir ricamı geri çevirmez.
1. O benim adamımdır, hiçbir ricamı geri çevirmez.
6. Görevli kimse
1. Artık şunları toplatsak, dedi, kavasa söyleseniz de bir adam buluverse.
1. Artık şunları toplatsak, dedi, kavasa söyleseniz de bir adam buluverse.
7. İyi huylu, güvenilir kimse
8. Bir alanı benimseyen kimse
9. halk ağzında , halk ağzında , halk ağzında , halk ağzında , Eş, koca
Lisan : Arapça ādem