dedikodusuz

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Dedikodusu olmayan

dedirme

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Dedirmek işi

dedirmek fiil

Anlamı:

1. -e , -e , -i , -i , -e , -e , -i , -i , Demek zorunda bırakmak

2. Denilmesini sağlamak

dedirtebilme

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Dedirtebilmek işi

dedirtebilmek fiil

Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Söylemesini sağlamak

dedirtme

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Dedirtmek işi

dedirtmek fiil

Anlamı:

1. -e , -e , -i , -i , -e , -e , -i , -i , Demek zorunda bıraktırmak

Örnek:

1. Kendime deli dedirtinceye kadar neler çektiğimi ben bilirim.

1. Kendime deli dedirtinceye kadar neler çektiğimi ben bilirim.

dedüksiyon

Anlamı:

1. isim , isim , felsefe , felsefe , isim , isim , felsefe , felsefe , Tümdengelim

Lisan : Fransızca déduction

def

İlgili Kelimeler:

defetmek, defibela, defigam, defihacet, defolmak

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Savma

Lisan : Arapça defʿ

defa

İlgili Kelimeler:

bir defa

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Kez, kere, sefer, yol

Örnek:

1. İlk defa bu fikir, bir fikir olmaktan çıktı.

1. İlk defa bu fikir, bir fikir olmaktan çıktı.

Lisan : Arapça defʿa

Telaffuz : defa:

defaat

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Kereler, kezler

Lisan : Arapça defaʿāt

Telaffuz : defaa:t

defaatle

Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Defalarca

defakto

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Uygulamada olan

Lisan : Latince

defalarca

Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Pek çok kez, defaatle

Örnek:

1. Beş vakit abdestinden başka her gün defalarca elini yüzünü yıkardı.

1. Beş vakit abdestinden başka her gün defalarca elini yüzünü yıkardı.

Telaffuz : defa:la'rca

defans

Anlamı:

1. isim , isim , spor , spor , isim , isim , spor , spor , Savunma

Lisan : Fransızca défense

defansif

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , spor , spor , sıfat , sıfat , spor , spor , Savunmalı

Lisan : Fransızca défensive

defaten

Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Ansızın

Örnek:

1. Sönük bakan gözleri defaten parladı.

1. Sönük bakan gözleri defaten parladı.

2. Bir çırpıda, bir kerede

Lisan : Arapça defʿaten

Telaffuz : defa:ten

defedebilme

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Defedebilmek işi

defedebilmek fiil

Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Defetme ihtimali veya imkânı bulunmak

Telaffuz : de'fedebilmek

defedilebilme

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Defedilebilmek işi

defedilebilmek fiil

Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Defedilme ihtimali veya imkânı bulunmak

Telaffuz : de'fedilebilmek

defediliş

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Defedilme işi

defedilme

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Defedilmek işi

defedilmek fiil

Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Kovulmak

Telaffuz : de'fedilmek

defediş

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Defetme işi