92406 kayıt bulundu.
adlı adıyla, adlı sanlı, eş adlı
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , ... adını taşıyan, isimli
1. Geçen gün 'Kayıp Mektup' adlı oyunu ikinci kez gördüm.
1. Geçen gün 'Kayıp Mektup' adlı oyunu ikinci kez gördüm.
2. Ünlü, isimli
1. isim , isim , isim , isim , Eczacılık mesleği ve ilaçla tedavide karşılaşılan adli sorunlarla ilgili bilim dalı
1. isim , isim , hukuk , hukuk , isim , isim , hukuk , hukuk , Adalet işlerinin görüldüğü ve sonuca bağlandığı yer, adli merci
1. isim , isim , hukuk , hukuk , isim , isim , hukuk , hukuk , Adliye içerisinde güvenliği sağlayıp cumhuriyet savcısına bağlı olarak çalışan kolluk gücü
1. İçeri girerek bir kapının önünde 'adli polis' yazısını okudu.
1. İçeri girerek bir kapının önünde 'adli polis' yazısını okudu.
1. isim , isim , hukuk , hukuk , isim , isim , hukuk , hukuk , Bir kimsenin mahkûmiyetinin olup olmadığının anlaşılması için konulmuş olan kayıt yöntemi
1. isim , isim , hukuk , hukuk , tıp , tıp , isim , isim , hukuk , hukuk , tıp , tıp , Adli tıpta görevli doktor
1. isim , isim , isim , isim , Adli tabip olma durumu
2. Adli tabibin çalıştığı yer
1. isim , isim , hukuk , hukuk , isim , isim , hukuk , hukuk , Kanunda belirlenen durumların dışında, hiçbir adli işlemin yapılmadığı süre
1. Üstelik adli tatil olduğu için hak sahipleri bekleşirler.
1. Üstelik adli tatil olduğu için hak sahipleri bekleşirler.
1. isim , isim , isim , isim , Mahkemelerin gerçeği ortaya çıkarmasına yardım eden tıp kolu
2. Adaletin tıpla uğraşan kuruluşu
1. isim , isim , hukuk , hukuk , isim , isim , hukuk , hukuk , Mahkemelerin bir yıl içindeki çalışma süresi
1. isim , isim , hukuk , hukuk , isim , isim , hukuk , hukuk , Bir suç sonrası sanığı ve suç delillerini adli yetkililere sunan kolluk kuvveti
adliye mahkemesi, adliye teşkilatı
1. isim , isim , isim , isim , Hukuk ve adalet işlerini gören devlet kuruluşları
2. Hukuk ve adalet işlerinin görüldüğü resmî yapı
1. Onun telaşlı adımlarla binadan çıkıp karşıdaki adliyeye girdiğini gördüler.
1. Onun telaşlı adımlarla binadan çıkıp karşıdaki adliyeye girdiğini gördüler.
Lisan : Arapça ʿadliyye
1. isim , isim , hukuk , hukuk , isim , isim , hukuk , hukuk , Anayasa Mahkemesi, genel mahkemeler, askerî, idari mahkemeler dışında kalan ve denetim mahkemesi olan Yargıtay ile hüküm mahkemeleri, adalet mahkemesi
1. Yargıtay, adliye mahkemelerince verilen ve kanunun başka bir adli yargı mercisine bırakmadığı karar ve hükümlerin son inceleme mercisidir.
1. Yargıtay, adliye mahkemelerince verilen ve kanunun başka bir adli yargı mercisine bırakmadığı karar ve hükümlerin son inceleme mercisidir.
1. isim , isim , hukuk , hukuk , isim , isim , hukuk , hukuk , Yargı organları ve bu organların birbirleriyle olan ilişkilerini, derecelerini, görev ve yetkilerini düzenleyen ve yürüten sistemin bütünü, adalet örgütü
1. isim , isim , isim , isim , Hekimlikte damarları daraltma, bronşları açma, kanamaları kesme vb. amaçlarla kullanılan, kan şekerinin yükselmesine yol açan böbrek üstü bezlerinin salgısı
Lisan : Fransızca adrénaline
adres defteri, adres kartı, adres kitabı, adres makinesi, adres rehberi
1. isim , isim , isim , isim , Bir kimsenin oturduğu yer, bulunak
1. Mektuplar gelir adreslerine / Şenyuva Apartmanı bodrum katı
1. Mektuplar gelir adreslerine / Şenyuva Apartmanı bodrum katı
2. Kurum veya kuruluşun bulunduğu yer
3. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Bir kimsenin sık olarak gittiği yer
4. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Hedef gösterilen yer
1. Mühim hadiselerin yanı sıra, acil durumların da şaşmaz adresiydi Celâl.
1. Mühim hadiselerin yanı sıra, acil durumların da şaşmaz adresiydi Celâl.
Lisan : Fransızca adresse
1. arandığında bulunabileceği, oturduğu yeri bildirmek
1. Kendisi, soracak olurlarsa Hayrettin Ağa'nın adresini vermesini söyledi.
1. Kendisi, soracak olurlarsa Hayrettin Ağa'nın adresini vermesini söyledi.