zırhsız

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Zırhı olmayan

---

zırıl zırıl

Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Bolca

Örnek:

1. Bazı sıkı zamanlarda öyle olur ki sırtımdan çıkan gömleği elimde burup sıktığım zaman, tekneden çıkmış çamaşır gibi zırıl zırıl su akar.

1. Bazı sıkı zamanlarda öyle olur ki sırtımdan çıkan gömleği elimde burup sıktığım zaman, tekneden çıkmış çamaşır gibi zırıl zırıl su akar.

---

zırıldama

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Zırıldamak işi

---

zırıldamak fiil

Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Durmaksızın söylenerek hoşnutsuzluğunu açığa vurmak

Örnek:

1. Herif yine zırıldayıp duruyor.

1. Herif yine zırıldayıp duruyor.

2. Sürekli ağlamak

---

zırıldanma

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Zırıldanmak işi

---

zırıldanmak fiil

Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Zırıldamak

---

zırıltı

İlgili Kelimeler:

kaynana zırıltısı

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Zırıldama sırasında çıkan sesin adı

2. Zımbırtı

Örnek:

1. Bırak hırboluğu kirve diyor, çıkar o yenindeki zırıltıyı.

1. Bırak hırboluğu kirve diyor, çıkar o yenindeki zırıltıyı.

3. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Can sıkan veya hoşa gitmeyen ses çıkaran nesne

Örnek:

1. Elindeki o zırıltıyı bırak.

1. Elindeki o zırıltıyı bırak.

4. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Anlaşmazlık sebebiyle çıkan kavga, geçimsizlik

---

zırıltı çıkarmak

Anlamı:

1. anlaşmazlık sebebiyle kavga etmek

Örnek:

1. Durup dururken zırıltı mı çıkarmalı?

1. Durup dururken zırıltı mı çıkarmalı?

---

zirkon

Anlamı:

1. isim , isim , jeoloji , jeoloji , isim , isim , jeoloji , jeoloji , Zirkonyumun doğal durumunda bulunan, renksiz, sarı, yeşil, kahverengi türleri olan doğal ve saydam, değerli taş

2. kimya , kimya , kimya , kimya , Erime noktası 2700 °C'ye yaklaşan, ateşe çok dayanıklı, beyaz renkli, katı, zirkonyum birleşiği (ZrO2)

---

Lisan : Fransızca zircon

zirkonyum

Anlamı:

1. isim , isim , kimya , kimya , isim , isim , kimya , kimya , Atom numarası 40, atom ağırlığı 91,22, yoğunluğu 6,25, siyah toz biçiminde bir element (simgesi Zr)

---

Lisan : Fransızca zirconium

Telaffuz : zirko'nyum

zırlak

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , halk ağzında , halk ağzında , sıfat , sıfat , halk ağzında , halk ağzında , Sürekli zırlayan

---

zırlama

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Zırlamak işi

---

zırlamak fiil

Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Zırıldamak

---

zırlatma

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Zırlatmak işi

---

zırlatmak fiil

Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Zırlamasına sebep olmak

---

zırnık

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Herhangi bir şeyin en küçük, önemsiz ve işe yaramaz parçası

Örnek:

1. Bizde zırnık kalmadı.

1. Bizde zırnık kalmadı.

2. kimya , kimya , kimya , kimya , Arsenik

---

Lisan : Farsça zirnīḫ

zırnık (bile) koklatmamak

Anlamı:

1. en ufak bir şey vermekten kaçınmak

Örnek:

1. Karın, kaynanan, çocukların hepsini yiyip sana zırnık koklatmazlar.

1. Karın, kaynanan, çocukların hepsini yiyip sana zırnık koklatmazlar.

---

zırnık (bile) vermemek

Anlamı:

1. en ufak bir şey vermemek

---

zırt fırt

Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Zırt pırt

---

zırt pırt

Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , İkide birde, uygunsuzca, yerli yersiz, gereksiz yere, zırt fırt, zırt zırt

Örnek:

1. Zırt pırt değerini yitirmeyen zarardan söz ediyorlar.

1. Zırt pırt değerini yitirmeyen zarardan söz ediyorlar.

---

zırt zırt

Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Zırt pırt

---

zırtapoz

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , argo , argo , sıfat , sıfat , argo , argo , Zıpır

---

zırtapozca

Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Zıpırca

---

Telaffuz : zırtapo'zca

zırtapozluk

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Zıpırlık

Örnek:

1. Yapmadığı zırtapozluk kalmadı.

1. Yapmadığı zırtapozluk kalmadı.

---

zırtlak

İlgili Kelimeler:

sulu zırtlak

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Yavan, tatsız

---