92406 kayıt bulundu.
1. isim , isim , isim , isim , Kolay koparılabilsin diye yapraklarının dibi zımbalanmış olan defter
1. -i , -i , -i , -i , Telli bir çalgıyı acemice çalmak
2. Herhangi bir şeyden çirkin ve kulağı tırmalayan sesler çıkarmak
1. isim , isim , isim , isim , Telli bir çalgıyı acemice çalarak çıkarılan çirkin sesin adı
2. Bu çirkin sesi çıkaran şey
3. argo , argo , argo , argo , Adı hatırlanmayan veya söylenmek istenmeyen ufak ve değersiz bir şeyi anlatmak için kullanılan bir söz, zırıltı, zamazingo, zamkinos
beraatizimmet
1. isim , isim , isim , isim , Üstünde olan şey
2. Kurum ve kuruluşlarda çalışanlara veya para işleri ile uğraşan görevliye imza karşılığı teslim edilen para veya eşya
3. Bir kimsenin yasal olmayan yollardan üzerine geçirip ödemeye zorunlu olduğu para
4. Bir ticaret kuruluşunun borçlarının tümü
Lisan : Arapça ẕimmet
1. eksik veya yanlış yapılan bir işlemden dolayı kişiye fazladan ödenen miktarı belirlemek ve ödemesini sağlamak için bildirimde bulunmak
1. emanet edilmiş para veya eşyayı kendine mal etmek
Ön Takı : (bir şeyi)
1. -i , -i , -i , -i , Herhangi bir şeyi bir kimsenin üzerine emanet olarak kaydetmek
1. isim , isim , isim , isim , İslam devleti tebaasında olan ve haraç veren Hristiyanlar, Yahudiler
2. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Zimmete ilişkin
Lisan : Arapça ẕimmī
Telaffuz : zimmi:
1. zarf , zarf , eskimiş , eskimiş , zarf , zarf , eskimiş , eskimiş , Üstü kapalı bir biçimde, dolaylı olarak
1. Konuyu bana zımnen anlattı.
1. Konuyu bana zımnen anlattı.
Lisan : Arapça żimnen
Telaffuz : zı'mnen
1. sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , Kapalı olarak yapılan veya söylenen, dolayısıyla anlatılan, kapalı, gizli
1. Bu sözün zımni anlamı şudur.
1. Bu sözün zımni anlamı şudur.
2. mantık , mantık , mantık , mantık , İçerik
Lisan : Arapça żimnī
Telaffuz : zımni:
1. zarf , zarf , eskimiş , eskimiş , zarf , zarf , eskimiş , eskimiş , Dolayısıyla, için
1. Buraya bir iş zımnında geldim.
1. Buraya bir iş zımnında geldim.
zımpara kâğıdı, zımpara taşı, zımpara tozu, bant zımpara, disk zımpara
1. isim , isim , jeoloji , jeoloji , isim , isim , jeoloji , jeoloji , Çok sert alümin billurları kapsayan ve aşındırıcı olarak kullanılan doğal kaya
Lisan : Farsça sunpāre
1. isim , isim , isim , isim , Maden, tahta ve daha başka şeylerin yüzünü aşındırıp düzeltmeye ve parlatmaya yarar, üstüne zımpara tozu yapıştırılmış kalınca kâğıt
1. isim , isim , isim , isim , Yüzeylerinden biri üzerinde çalışılan ve düzlemsel yüzeyleri düzeltmede kullanılan taşlama taşı
1. isim , isim , isim , isim , Taş kesme çarklarının üzerine yapıştırılan maden tozu
1. -i , -i , -i , -i , Zımpara kâğıdı sürerek bir şeyin yüzeyindeki pürüzleri yok etmek