acyo

Anlamı:

1. isim , isim , ticaret , ticaret , isim , isim , ticaret , ticaret , Herhangi bir paranın gerçek değeriyle sürüm değeri arasında veya bir ticaret senedinin üzerinde yazılı miktar ile indirimden sonraki tutarı arasında doğan fark

2. Bir ticaret senedinin yenilenmesinde alınan komisyon

3. Bankaların senetli kredi işlemlerinde yaptıkları tahsilat

Lisan : Fransızca agio

Telaffuz : a'cyo

acyocu

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Borsa veya piyasada tahvil için çeşitli hileler uygulayan, dolaplar çeviren kimse

acyoculuk

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Acyocu olma durumu

acze düşmek

Anlamı:

1. çaresiz kalmak, elinden bir şey gelmemek

ad

İlgili Kelimeler:

ad aktarması, ad bilimi, ad cümlesi, ad çekimi, ad çekme, ad durumu, ad gövdesi, ad kökü, ad tabanı, ad tamlaması, addan türeme ad, addan türeme eylem, adı belirsiz, adı sanı, adı üstünde, adına, adıyla sanıyla, adlar dizgesi, adlı adıyla, bayramlık ad, birleşik ad, eylemden türeme ad, kısma ad, küçük ad, ön ad, özel ad, somut ad, soyut ad, takma ad, türemiş ad, yalın ad, aile adı, göbek adı, kod adı, soyadı, tanıtma adı, topluluk adı, yer adı, kendi adına

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bir kimseyi, bir şeyi anlatmaya, tanımlamaya, açıklamaya, bildirmeye yarayan söz, isim, nam

Örnek:

1. Görmediniz mi, adını söyleyince herkes put kesiliyor.

1. Görmediniz mi, adını söyleyince herkes put kesiliyor.

2. Herkesçe tanınmış veya işitilmiş olma durumu

3. dil bilgisi , dil bilgisi , dil bilgisi , dil bilgisi , Canlı ve cansız varlıkları, duygu ve düşünceleri, çeşitli durumları bildiren kelime, isim

ad

İlgili Kelimeler:

addetmek, addolunmak

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Sayma

2. Sayılma

Lisan : Arapça ʿadd

ad aktarması

Anlamı:

1. isim , isim , edebiyat , edebiyat , isim , isim , edebiyat , edebiyat , Mecazımürsel

ad almak

Anlamı:

1. kendisine ad verilmek

2. ün kazanmak

ad bilimci

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Ad bilimi ile uğraşan kimse

ad bilimi

Anlamı:

1. isim , isim , dil bilgisi , dil bilgisi , isim , isim , dil bilgisi , dil bilgisi , Dil biliminin adlar, özellikle kişi adları üzerinde duran ve onları köken bilgisi, tarihsel gelişim, dil ve kültür sorunları açısından inceleyen dalı

ad bilimsel

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Ad bilimi ile ilgili

ad çekimi

Anlamı:

1. isim , isim , dil bilgisi , dil bilgisi , isim , isim , dil bilgisi , dil bilgisi , Adlara çekim eklerinin getirilmesi, isim çekimi

Örnek:

1. Ev-im, ev-i.

1. Ev-im, ev-i.

ad çekme

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Kura

Örnek:

1. Soruşturma açılmasına karar verilmesi hâlinde her parti için ayrı ayrı ad çekme suretiyle kurulacak on beş kişilik bir komisyon tarafından soruşturma yapılır.

1. Soruşturma açılmasına karar verilmesi hâlinde her parti için ayrı ayrı ad çekme suretiyle kurulacak on beş kişilik bir komisyon tarafından soruşturma yapılır.

ad çekmek

Anlamı:

1. iki veya daha çok aday arasında bir sıralama, bir ayırma yapılacağı zaman her birinde bir tek ad yazılı kâğıtları bir araya getirip karıştırdıktan sonra birini çekerek veya özel bir bilgisayar yazılımıyla adları belirlemek

ad çekmeye girmek

Anlamı:

1. kuraya tabi olmak

Örnek:

1. Yüksek Seçim Kurulu Başkanı ve Başkan Vekili ad çekmeye girmezler.

1. Yüksek Seçim Kurulu Başkanı ve Başkan Vekili ad çekmeye girmezler.

2. spor , spor , spor , spor , oyunun başlangıcında, alan seçimi, başlama atışı veya karşılama hakkı için öncelik sağlamak amacıyla kura çekmek

ad cümlesi

Anlamı:

1. isim , isim , dil bilgisi , dil bilgisi , isim , isim , dil bilgisi , dil bilgisi , Yüklemi ad soyundan olan veya ek fiille kurulan cümle, isim cümlesi

ad durumu

Anlamı:

1. isim , isim , dil bilgisi , dil bilgisi , isim , isim , dil bilgisi , dil bilgisi , Başka bir kelime ile ilgi kurmak için adın yalın biçimde veya ek alarak girdiği durum, isim durumu, isim hâli

ad gövdesi

Anlamı:

1. isim , isim , dil bilgisi , dil bilgisi , isim , isim , dil bilgisi , dil bilgisi , Ad ve fiil köklerinden yapım ekleriyle türetilen ve ad olarak kullanılan gövde, isim gövdesi

ad kökü

Anlamı:

1. isim , isim , dil bilgisi , dil bilgisi , isim , isim , dil bilgisi , dil bilgisi , Bir adın eklerine bölünemeyen anlamlı en küçük parçası, isim kökü

ad koymak

Anlamı:

1. adlandırmak

ad tabanı

Anlamı:

1. isim , isim , dil bilgisi , dil bilgisi , isim , isim , dil bilgisi , dil bilgisi , Ad kök ve gövdelerinin çekim eki almamış durumu, isim tabanı

ad takmak

Anlamı:

1. adlandırmak

Örnek:

1. Çadırlarının başından ayrılmayan inatçı grevcilere öteki işçiler, 'çadır tutan' diye ad taktı.

1. Çadırlarının başından ayrılmayan inatçı grevcilere öteki işçiler, 'çadır tutan' diye ad taktı.

2. alay etmek veya övmek amacıyla lakap takmak

ad tamlaması

Anlamı:

1. isim , isim , dil bilgisi , dil bilgisi , isim , isim , dil bilgisi , dil bilgisi , İki veya daha çok ad soyundan kelime ile kurulmuş olan tamlama, isim tamlaması

ad vermek

Anlamı:

1. adlandırmak

ad yapmak

Anlamı:

1. bir alanda ün kazanmak, ün almak