Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
tozma
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Tozuma


tozmak fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Tozumak

Örnek:

1. İncecikten bir kar yağar / Tozar elif elif diye

1. İncecikten bir kar yağar / Tozar elif elif diye


tozpembe
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Açık pembe renk

2. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Bu renkte olan


Telaffuz : to'zpembe

tozpembe görmek
Anlamı:

1. aşırı iyimser olmak

Örnek:

1. Fakat aynı adamın bütün sıkıntılarına rağmen kara ufukları tozpembe gördüğü ... anlar da vardır.

1. Fakat aynı adamın bütün sıkıntılarına rağmen kara ufukları tozpembe gördüğü ... anlar da vardır.


Ön Takı : (bir yeri veya bir şeyi)

tozu dumana katmak
Anlamı:

1. ortalığı altüst etmek

Örnek:

1. Uzaktaki yoldan açık bir otomobilin tozu dumana katarak kasabaya geldiği görüldü.

1. Uzaktaki yoldan açık bir otomobilin tozu dumana katarak kasabaya geldiği görüldü.

2. toz kaldırarak hızla gitmek veya kaçmak

Örnek:

1. Aliş tozu dumana katarak kulübeye seğirtirken o da arkadaşlarının birini aramaya çıktı.

1. Aliş tozu dumana katarak kulübeye seğirtirken o da arkadaşlarının birini aramaya çıktı.


tozuma
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Tozumak işi, tozma


tozumak fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Toz havalanarak çevreye yayılmak, tozumak

Örnek:

1. Herif süpürge ile fesini süpürüp de şak şak eline vurdukça un çuvalı gibi tozuyordu.

1. Herif süpürge ile fesini süpürüp de şak şak eline vurdukça un çuvalı gibi tozuyordu.


tozuntu
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Tozumakla havaya kalkıp uçan tozlar


tozunu almak (veya atmak veya silkelemek veya silkmek)
Anlamı:

1. bir şeyi silerek tozdan temizlemek

2. teklifsiz konuşmada , teklifsiz konuşmada , teklifsiz konuşmada , teklifsiz konuşmada , dövmek, hırpalamak


tozutma
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Tozutmak işi

Örnek:

1. Biz proje ve kontrol görevlileri hatta müteahhit, hepimiz birden tozutma kertesine vardık.

1. Biz proje ve kontrol görevlileri hatta müteahhit, hepimiz birden tozutma kertesine vardık.


tozutmak fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Toz kaldırmak, çevreye toz yaymak

2. Kar, toz gibi savurmak

3. Böbürlenmek, yüksekten konuşup söylediği sözü yerine getirmemek, palavra atmak, mangalda kül bırakmamak

4. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Aklını yitirmek

Örnek:

1. Hangi doktor hastasına resmen sen tozutuyorsun dostum, demiştir?

1. Hangi doktor hastasına resmen sen tozutuyorsun dostum, demiştir?


Trabzon

İlgili Kelimeler:

Trabzon hurması, Trabzon yağı

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Türkiye'nin Karadeniz Bölgesi'nde yer alan illerinden biri


Özel: Evet

Telaffuz : tra'bzon

Trabzon hurması
Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Abanozgillerden, 15 metre kadar yükselebilen büyük bir ağaç (Diospyros kaki)

2. Bu ağacın elma büyüklüğünde, turuncu renkte, hamken kekre olan, olgunlaştığında tatlılaşan meyvesi, Japon hurması


Trabzon yağı
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Tonya yağı


Trabzonlu
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Trabzon ilinden olan kimse


Özel: Evet

Trabzonluluk
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Trabzonlu olma durumu


Özel: Evet

trade center
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , 343 ticaret merkezi


Lisan : İngilizce trade center

tradisyon
Anlamı:

1. isim , isim , toplum bilimi , toplum bilimi , isim , isim , toplum bilimi , toplum bilimi , Gelenek


Lisan : Fransızca tradition

tradisyonel
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Geleneksel


Lisan : Fransızca traditionel

trafik

İlgili Kelimeler:

trafik akımı, trafik akışı, trafik canavarı, trafik işaretleri, trafik lambası, trafik mahkemesi, trafik müfettişi, trafik şeridi, trafik terörü

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Ulaşım yollarının yayalar ve her türlü taşıt tarafından kullanılması, gidiş geliş, seyrüsefer

2. Ulaşım yollarında bulunan taşıt ve yayaların tümü

Örnek:

1. Trafik, Bankalar Caddesi'nin ağzından Taksim doğrultusuna aralıksız boşalıyor.

1. Trafik, Bankalar Caddesi'nin ağzından Taksim doğrultusuna aralıksız boşalıyor.

3. Yoğunluk

Örnek:

1. Telefon trafiği.

1. Telefon trafiği.

4. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Önemli görevlerde bulunan kişilerin bir yere gidiş gelişi


Lisan : Fransızca trafic

trafik akımı
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Trafik akışı


trafik akışı
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Trafikteki araçların kurallara uygun bir biçimde, sıkışıklığa meydan vermeden hareket etmesi, trafik akımı


trafik canavarı
Anlamı:

1. isim , isim , mecaz , mecaz , isim , isim , mecaz , mecaz , Trafik kurallarını sürekli hiçe sayan, kendisinin ve başkalarının hayatını tehlikeye atan kimse


trafik işaretleri
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Trafiği düzenlemek amacıyla gerekli yerlere konulan özel işaretli levhaların tümü


trafik kilitlenmek
Anlamı:

1. herhangi bir sebepten dolayı araç yolu tıkanmak, işlemez duruma gelmek

Örnek:

1. Yolun iki tarafına arabalar park ettiği için çöp kamyonu kolay manevra yapamaz ve muhakkak trafik kilitlenirdi.

1. Yolun iki tarafına arabalar park ettiği için çöp kamyonu kolay manevra yapamaz ve muhakkak trafik kilitlenirdi.