tövbesiz

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Tövbe etmemiş

---

tövbesizlik

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Tövbesiz olma durumu

---

toy

Anlamı:

1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Toygillerden, böcek ve tane ile beslenen, eti için avlanan, kızıl tüylü bir kuş (Otis tarda)

---

toy

Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Ziyafet

Örnek:

1. Ve tamam kırk gün kırk gece toy, düğün edip almış oğluna.

1. Ve tamam kırk gün kırk gece toy, düğün edip almış oğluna.

---

toy

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Gençliği sebebiyle görgüsüz ve beceriksiz olan

2. Deneyimsiz, acemi, çaylak

Örnek:

1. Meslektaşlarım, kim bilir, beni ne kadar bilgisiz ve toy bulacaklardı?

1. Meslektaşlarım, kim bilir, beni ne kadar bilgisiz ve toy bulacaklardı?

---

toyaka

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bükerek germek için iki kat edilmiş bir ipin ucuna geçirilen tahta parçası

---

toyca

Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Toya yakışır bir biçimde, acemice

---

Telaffuz : to'yca

toycu

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Toy veren kimse, düğüncü

---

toydan

Anlamı:

1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Bir tür iri toy kuşu

---

toyga

İlgili Kelimeler:

toyga çorbası

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Toyga çorbası

---

toyga çorbası

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Anadolu'ya özgü, yoğurt, buğday, nohut, tereyağı ve nane ile yapılan bir çorba türü, toyga

---

toygar

İlgili Kelimeler:

tepeli toygar

Anlamı:

1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Tarla kuşu, turgay

---

toygiller

Anlamı:

1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Kuşlar sınıfının, örnek hayvanı toy olan bir takımı

---

toyluk

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Toy (I) olma durumu, acemilik

2. Toyca davranış, acemilik

Örnek:

1. Gençlik, toyluk yüzünden bazı fena öğütlere kapılmış olabilirim.

1. Gençlik, toyluk yüzünden bazı fena öğütlere kapılmış olabilirim.

---

toyluk etmek

Anlamı:

1. toyca davranışta bulunmak

---

toynak

Anlamı:

1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , At, eşek vb. tek tırnaklı hayvanların tırnağı

---

toynaklılar

Anlamı:

1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , At, eşek, su aygırı gibi parmakları toynak biçiminde olan memeli hayvanlar takımı

---

toz

İlgili Kelimeler:

toz bezi, toz boya, toz bulutu, toz duman, toz fırçası, tozkoparan, toz maskesi, tozpembe, toz sabun, toz şeker, toz toprak, bıçkı tozu, bulaşık tozu, çiçek tozu, davultozu, kabartma tozu, kurtayağı tozu, limon tozu, Oltu tozu, sabun tozu, süt tozu, zımpara tozu

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Çok küçük ve hafif parçacıklara bölünmüş toprak

Örnek:

1. Köy yolları tozdan ve çamurdandır ama sevgi ve ızdırapla doludur.

1. Köy yolları tozdan ve çamurdandır ama sevgi ve ızdırapla doludur.

2. Çok küçük parçacıklara bölünmüş olan herhangi bir madde

Örnek:

1. Bak gene bir tutam saçak tütün kalmadı. Bana yalnız tozları kalıyor.

1. Bak gene bir tutam saçak tütün kalmadı. Bana yalnız tozları kalıyor.

3. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Bu durumda olan

Örnek:

1. Toz boya. Toz biber.

1. Toz boya. Toz biber.

---

töz

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Kök, asıl, cevher

2. felsefe , felsefe , felsefe , felsefe , Değişenlerin özünde değişmeden kaldığı varsayılan idealist kavram, cevher

---

toz almak

Anlamı:

1. bir yerin tozunu temizlemek

---

toz bezi

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Toz almakta kullanılan bez

---

toz boya

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Sulandırılarak kullanılan, çeşitli renkte toz durumundaki boya

---

toz bulutu

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Havada oluşan yoğun toz

---

toz duman

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Yerden kalkarak havayı kaplayan yoğun toz

Örnek:

1. Toz duman içinde gidiyoruz.

1. Toz duman içinde gidiyoruz.

---

toz etmek

Anlamı:

1. ezip harap etmek, ortadan kaldırmak

---