92406 kayıt bulundu.
1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Anadolu'da özellikle Tokat yöresinde yetiştirilen açık renkli, orta boy yapraklı ve tatlı içimli bir tütün türü
Telaffuz : to'pbaş
1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Kefal
1. isim , isim , askerlik , askerlik , isim , isim , askerlik , askerlik , Ağır top taşıyan küçük savaş gemisi, gambot
2. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Top çeken (hayvan veya araç)
Telaffuz : to'pçeker
su topçu
1. isim , isim , askerlik , askerlik , isim , isim , askerlik , askerlik , Topların kullanılışı, bakımı üzerine yetiştirilen asker sınıfı
1. Piyade ile topçu kıtaları arasında ilerliyoruz.
1. Piyade ile topçu kıtaları arasında ilerliyoruz.
2. Futbolcu
3. argo , argo , argo , argo , Sınıfta kalmış öğrenci
1. isim , isim , tarih , tarih , isim , isim , tarih , tarih , Top yapılan, top dökülen yer
2. Topçu askerinin eğitildiği yer
Lisan : Türkçe top + Farsça ḫāne
Telaffuz : topha:ne
1. isim , isim , isim , isim , Tahin, nohut, patates ve soğanla yapılan meze
Lisan : Ermenice
1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Kadife çiçeği
1. taşıtlarda sürücünün direksiyonu gideceği yöne çevirmesini söylemek için kullanılan bir söz
1. isim , isim , fizik , fizik , isim , isim , fizik , fizik , Elektrik dinamolarında, hareketli bölümün üzerindeki iletken devrelerde oluşan akımı toplayıp tek bir devreye veren araç, kolektör
1. isim , isim , matematik , matematik , isim , isim , matematik , matematik , Toplama işleminin sonucu, mecmu, yekûn
toplama işareti, toplama kampı, veri toplama
1. isim , isim , isim , isim , Toplamak işi
1. Bu nurani adamın sözleri dağılan içimi toplamama yardım etti.
1. Bu nurani adamın sözleri dağılan içimi toplamama yardım etti.
2. Kalın bazlamaya benzer bir çeşit tandır ekmeği
3. matematik , matematik , matematik , matematik , Sayıları veya nicelikleri birbirine ekleyip toplamını bulma işlemi, cem
4. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Değişik parçaların bir araya getirilmesiyle oluşmuş
1. Toplama bilgisayar.
1. Toplama bilgisayar.
5. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Toplanarak bir araya getirilmiş
1. Eser konu bakımından eski farslar gibi bir toplamadır.
1. Eser konu bakımından eski farslar gibi bir toplamadır.
1. isim , isim , matematik , matematik , isim , isim , matematik , matematik , Toplama işlemini gösteren “+” işareti
1. isim , isim , isim , isim , Düşman olan milletten sivil halkın, savaş tutsaklarının veya siyasi tutukluların topluca tutuldukları yer, temerküz kampı
1. Gerçi birçok arkadaşları gibi toplama kamplarında çürüyüp gitmemişti; sağdı, sağlamdı.
1. Gerçi birçok arkadaşları gibi toplama kamplarında çürüyüp gitmemişti; sağdı, sağlamdı.
akımtoplar, top toplayıcı
1. -i , -i , -i , -i , Bir araya getirmek
1. Şairin bütün eserlerini, bütün hatıralarını toplayacak.
1. Şairin bütün eserlerini, bütün hatıralarını toplayacak.
2. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Devşirmek
1. Kırlardan çiçek topladık.
1. Kırlardan çiçek topladık.
3. Devşirip kaldırmak
1. Sofrayı toplamak. Yatakları toplamak.
1. Sofrayı toplamak. Yatakları toplamak.
4. Dağınıklıktan kurtarmak
1. Bu odayı biraz toplamak gerek.
1. Bu odayı biraz toplamak gerek.
5. Bir araya getirmek, düzene sokmak, düzeltmek
1. Uzun yağlı saçlarını parmaklarıyla taradı, kalpağının altında topladı.
1. Uzun yağlı saçlarını parmaklarıyla taradı, kalpağının altında topladı.
6. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Artırıp biriktirmek
1. Epey servet toplamış.
1. Epey servet toplamış.
7. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Hizmete çağırmak
1. Asker toplamak.
1. Asker toplamak.
8. Vergi veya bağışı verecek olanlardan almak
9. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Şişmanlamak, kilo almak
10. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Çıban, yara irinlenmek
11. matematik , matematik , matematik , matematik , Sayıları veya nicelikleri birbirine ekleyip toplamını bulmak
1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Toplanma ihtimali veya imkânı bulunmak
1. isim , isim , matematik , matematik , isim , isim , matematik , matematik , Toplama işleminde toplamı oluşturan sayılardan her biri
1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Toplama işi yapılmak
1. Akşam büyük bir salonda toplanıldı.
1. Akşam büyük bir salonda toplanıldı.
1. isim , isim , isim , isim , Toplanma işi
1. Fotoğrafçılar, nerede bir toplanış olsa resim alıyorlar, yolculuk hatıralarını birer birer tespit ediyorlardı.
1. Fotoğrafçılar, nerede bir toplanış olsa resim alıyorlar, yolculuk hatıralarını birer birer tespit ediyorlardı.
1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Çok çabuk veya kısa zamanda toplanmak
Telaffuz : toplanı'vermek