92406 kayıt bulundu.
1. isim , isim , tıp , tıp , isim , isim , tıp , tıp , Yükselen vücut sıcaklığını düşürülmesini sağlayan ilaç veya madde
1. ateşli silahlarla mermi atmak
1. İmdat da önündeki karanlığa rastgele ateş ediyordu.
1. İmdat da önündeki karanlığa rastgele ateş ediyordu.
1. isim , isim , isim , isim , Hristiyanlarda 24 Haziran'a rastlayan Yahya Yortusu'nun, meydanlarda ateş yakılıp bu ateşin üstünden atlanarak ve çevresinde oynanarak kutlanan bir önceki gecesi
1. isim , isim , tarih , tarih , isim , isim , tarih , tarih , Eski çağlarda düşman gemilerini yakmak için özel bir biçimde yapılmış, içi yakıcı maddelerle dolu gemi
1. beklenmedik bir olay karşısında öfke sonucu kanı beynine sıçramak
1. Yüzüm nasıl bir hâl aldı bilmiyorum fakat ateş gibi kesildiğini iyi biliyorum.
1. Yüzüm nasıl bir hâl aldı bilmiyorum fakat ateş gibi kesildiğini iyi biliyorum.
1. ateşi yükselmek
1. Alnı, yanakları ateş gibi yandığı hâlde vücudu tir tir titriyor, dişleri birbirine çarpıyordu.
1. Alnı, yanakları ateş gibi yandığı hâlde vücudu tir tir titriyor, dişleri birbirine çarpıyordu.
1. isim , isim , askerlik , askerlik , isim , isim , askerlik , askerlik , Savaşta en ilerideki birliklerin ellerindeki silahlarla ateş açabilecekleri hat
1. Bu kayık ateş hattımızın önüne gelir gelmez bir kumanda ile hep beraber şiddetli bir ateş açtık.
1. Bu kayık ateş hattımızın önüne gelir gelmez bir kumanda ile hep beraber şiddetli bir ateş açtık.
1. isim , isim , isim , isim , Ateş balığı avlamak için kullanılan ve içinde ateş yakılan kayık
2. eskimiş , eskimiş , eskimiş , eskimiş , Yangın söndürmede kullanılan tulumbayı taşımak için kullanılan büyük ve geniş kayık
1. çok kızgın davranışlarda bulunmak, ateş püskürmek
2. sonradan çok çalışkan, hareketli ve becerikli olmak
1. isim , isim , isim , isim , Yanan ateşin rengi
2. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Bu renkte olan
1. isim , isim , jeoloji , jeoloji , isim , isim , jeoloji , jeoloji , Erimiş hâlde olduğu sanılan yer çekirdeği, pirosfer
1. küçük de olsa birtakım belirtilerin önemli olaylara işaret olduğunu anlatan bir söz
1. sıfat , sıfat , mecaz , mecaz , sıfat , sıfat , mecaz , mecaz , Çok pahalı
1. Pahalılaşıyor ortalık kızım. Her şey ateş pahası.
1. Pahalılaşıyor ortalık kızım. Her şey ateş pahası.
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Çok canlı, hareketli, becerikli, çalışkan
2. Çok yaramaz (çocuk)
3. Canlı
1. O da ateş parçası gözlerle bakan ufacık, kavi bir yakışıklıydı.
1. O da ateş parçası gözlerle bakan ufacık, kavi bir yakışıklıydı.
1. çok öfkeli olmak
1. Parça parça morarmış yüzüyle ateş püskürüyordu.
1. Parça parça morarmış yüzüyle ateş püskürüyordu.
1. isim , isim , isim , isim , Ocak, soba vb. yerlerde kullanılan, ateşe dayanıklı tuğla
1. ateşli silahlarla aralıksız mermi atmak
2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , çevresindekilere ağır sözler söylemek
1. isim , isim , isim , isim , Ateşle hüner gösteren oyuncu
2. tarih , tarih , tarih , tarih , Osmanlılarda şenlikler için donanma fişeklerini hazırlayan kimse
Lisan : Farsça āteşbāz
Telaffuz : ateşba:zı