92406 kayıt bulundu.
1. isim , isim , isim , isim , Zeytinyağlı ve etli sarma yapmakta kullanılan üzüm yaprağı
1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , İki çeneklilerden, belli başlı türü asma olan bitki familyası
1. -e , -e , -i , -i , -e , -e , -i , -i , Bir şeyi aşağıya sarkacak bir biçimde bir yere iliştirip sarkıtmak
1. Lambayı tam pencerenin karşısına astı.
1. Lambayı tam pencerenin karşısına astı.
2. Üzerine takınmak, kuşanmak
3. -i , -i , -i , -i , Bir kimseyi boğazından ip vb. geçirip sallandırarak öldürmek, idam etmek
4. Gitmek zorunda olunan bir yere özürsüz gitmemek
1. Ben inek için oymalarımı bıraktım, dikiş makinesini tamir etmedim, mektebi astım.
1. Ben inek için oymalarımı bıraktım, dikiş makinesini tamir etmedim, mektebi astım.
5. Görevi olan bir işi özürsüz yapmamak
sınıraşan
1. -den , -den , -den , -den , Yüksek, uzak veya geçilmesi güç bir yerin öte yanına geçmek
1. İki gündür sarp dağ yollarından aşıyoruz.
1. İki gündür sarp dağ yollarından aşıyoruz.
2. -i , -i , -i , -i , Süre geçmek, bitmek, sona ermek
3. -i , -i , -i , -i , Geçmek
1. Üstelik çekingenliğin de kaybolmuş hatta sokulganlığı aşarak girişkenlik derecesini bulmuştu.
1. Üstelik çekingenliğin de kaybolmuş hatta sokulganlığı aşarak girişkenlik derecesini bulmuştu.
4. -e , -e , -e , -e , Erkek hayvan dişisiyle çiftleşmek
5. nesnesiz , nesnesiz , argo , argo , nesnesiz , nesnesiz , argo , argo , Görünmeden kaçmak
1. Herif çoktan aşmış.
1. Herif çoktan aşmış.
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Asması olan
1. Asmalı bahçe.
1. Asmalı bahçe.
1. isim , isim , mimarlık , mimarlık , isim , isim , mimarlık , mimarlık , Pişmiş toprak, cüruf ve çimento karışımından yapılmış, ses geçirmez, delikli briket türü
1. isim , isim , argo , argo , isim , isim , argo , argo , Gizli dost
2. Gizli dostluk
1. isim , isim , edebiyat , edebiyat , isim , isim , edebiyat , edebiyat , Aynı aksanı veren ünlüyü ondan sonra veya önce gelen ünsüzü dikkate almadan her dizenin sonunda tekrarlama biçiminde yapılan uyak
Lisan : Fransızca assonance
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Birbirine uygun, birbirini tutar renk ve biçimde olan (giysi)
1. Altın çizgili, yemyeşil ipek kravatı ne olursa olsun almalıydı. Ceketiyle asorti olacaktı.
1. Altın çizgili, yemyeşil ipek kravatı ne olursa olsun almalıydı. Ceketiyle asorti olacaktı.
Lisan : Fransızca assorti
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Giysilerini birbirine uygun giyen
2. Sosyetik
Lisan : Fransızca assortique
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Sosyal olmayan
2. toplum bilimi , toplum bilimi , toplum bilimi , toplum bilimi , Genel kabul görmüş kuralların dışında hareket eden
Lisan : Fransızca asocial
Telaffuz : a'sosyal, l ince okunur
1. isim , isim , denizcilik , denizcilik , isim , isim , denizcilik , denizcilik , Ahşap gemilerin omurgalarının uzunluğunca ve iki yanında borda kaplamalarının en dar yüzünü yerleştirmek için açılan keskin, sivri köşeli yuva
Lisan : Rumca
1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Zambakgillerden, genellikle saksıda yetiştirilen, yaprakları doğrudan doğruya topraktan çıkan bir süs bitkisi
Lisan : Fransızca aspidistra
Telaffuz : aspidi'stra
1. isim , isim , isim , isim , Havadaki duman, is, koku vb. yabancı maddeleri emerek dışarı atan aygıt, emmeç
2. Kendisine bağlanan bir kabın içindeki gazı seyreltmeye veya sıkıştırmaya yarayan, içinden bir sıvı geçirilerek çalıştırılan araç, emmeç
Lisan : Fransızca aspirateur
bebe aspirini
1. isim , isim , tıp , tıp , isim , isim , tıp , tıp , Ağrı kesici, ateş düşürücü, kan sulandırıcı ve yangı giderici olarak kullanılan hap
1. Başım kazan gibiydi, bir kavanoz aspirin içsem ağrımın geçeceğine ihtimal vermiyordum.
1. Başım kazan gibiydi, bir kavanoz aspirin içsem ağrımın geçeceğine ihtimal vermiyordum.
Lisan : Fransızca aspirine
1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Yalancı safran
Lisan : Arapça ʿuṣfūr
1. sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , Çağdaş
Lisan : Arapça ʿaṣrī
Telaffuz : asri:
1. isim , isim , isim , isim , Çağdaşlaşma
1. Açık fikirli, asrileşmeye mütemayil ve müsaitmiş.
1. Açık fikirli, asrileşmeye mütemayil ve müsaitmiş.
1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Çağdaşlaşmak
1. Bu eski köşk son yıllarda betonlu, çimentolu ilavelerle biraz asrileşti.
1. Bu eski köşk son yıllarda betonlu, çimentolu ilavelerle biraz asrileşti.