askın surat

Anlamı:

1. zarf , zarf , mecaz , mecaz , zarf , zarf , mecaz , mecaz , Asık suratlı bir biçimde

Örnek:

1. Bu mektubu yazmak için askın surat girdiğim yazı odasından içim gülerek çıktım.

1. Bu mektubu yazmak için askın surat girdiğim yazı odasından içim gülerek çıktım.

aşkıncı

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , felsefe , felsefe , sıfat , sıfat , felsefe , felsefe , Aşkıncılık yanlısı olan

aşkıncılık

Anlamı:

1. isim , isim , felsefe , felsefe , isim , isim , felsefe , felsefe , Birey ve evrenseli birleştirmeye çalışan ahlaki nitelikli Amerikan felsefesi

aşkınlık

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Aşkın olma durumu

Örnek:

1. Cinsel aşkınlığa hiç olmazsa kâğıt üstünde yaklaşabiliyoruz.

1. Cinsel aşkınlığa hiç olmazsa kâğıt üstünde yaklaşabiliyoruz.

askıntı

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Başkalarının sırtından geçinen (kimse)

2. argo , argo , argo , argo , Karşı cinsi rahatsız eden (kimse)

askıntı olmak

Anlamı:

1. argo , argo , argo , argo , başkalarının sırtından geçinmek

2. karşı cinsi rahatsız etmek

askıntılık

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Askıntı olma durumu

askısız

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Askısı olmayan

askıya almak

Anlamı:

1. altı boşalıp desteği kalmayan yapıyı dikmelerle boşlukta tutarak yıkılmaktan kurtarmak

2. oturmuş veya batmış bir gemiyi yüzdürmek için başka teknelere asarak kaldırmak

3. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , bir işi zamanında yapmayıp belirsiz bir zamana bırakmak, savsaklamak

askıya çıkarmak

Anlamı:

1. evlenecek kimselerin durumunu nüfus kayıtlarının bulunduğu yerde askı yoluyla ilan etmek

askıya çıkmak

Anlamı:

1. ipek böceği koza sarmak üzere dallara çıkmak

2. evlenecek kimselerin durumu nüfus kayıtlarının bulunduğu yerde askı yoluyla ilan edilmek

asklı

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , bitki bilimi , bitki bilimi , sıfat , sıfat , bitki bilimi , bitki bilimi , Sporları ask denen torbalar içinde oluşan (mantar)

aşkmerdiveni

Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Eğrelti otu

Telaffuz : a'şkmerdiveni

askospor

Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Asklı mantarların sporu

Lisan : Fransızca ascospore

aşksız

Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Aşk olmadan, aşk olmaksızın

asla

Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Hiçbir zaman, hiçbir şekilde, katiyen

Örnek:

1. Kimseye faydası olmayıp da yalnız kendi nefsine ayırdığın servet, asla makbul değildir.

1. Kimseye faydası olmayıp da yalnız kendi nefsine ayırdığın servet, asla makbul değildir.

2. Sakın, zinhar

Lisan : Arapça aṣlā

Telaffuz : a'sla:

aslan

İlgili Kelimeler:

aslanağzı, aslankulağı, aslankuyruğu, aslan payı, aslanpençesi, aslansütü, aslan yürekli, dağ aslanı, denizaslanı, gemi aslanı, Yeni Dünya aslanı

Anlamı:

1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Kedigillerden, Afrika'da ve Asya'da yaşayan, erkekleri yeleli, yırtıcı, uzunluğu 160, kuyruğu 70 santimetre ve ucu püsküllü, çok koyu sarı renkli güçlü bir tür memeli, arslan

2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Gürbüz, cesur ve yiğit adam

Aslan

Anlamı:

1. isim , isim , gök bilimi , gök bilimi , isim , isim , gök bilimi , gök bilimi , Zodyak üzerinde Yengeç ile Başak arasında yer alan takımyıldızın adı

Özel: Evet

aslan gibi

Anlamı:

1. boylu boslu, güçlü ve yakışıklı

2. sağlığı yerinde

aslan kesilmek

Anlamı:

1. aslan gibi güçlü ve cesur duruma gelmek

aslan kocayınca sıçan deliği gözetir

Anlamı:

1. `güçlü olduğunda ağır ve büyük işler yapan, büyük kazançlar elde eden kimse, güçten düşünce pek küçük işlerle uğraşır, azla yetinir` anlamında kullanılan bir söz

aslan kükrerse atın ayağı kösteklenir

Anlamı:

1. `güçlü kimsenin korkutucu sözleri, güçsüzü kıpırdayamayacak duruma getirir` anlamında kullanılan bir söz

aslan payı

Anlamı:

1. isim , isim , mecaz , mecaz , isim , isim , mecaz , mecaz , Hak edilenden daha çok alınan pay

Örnek:

1. Aslan payı bana diyen diyene.

1. Aslan payı bana diyen diyene.

aslan postunda, gönül dostunda

Anlamı:

1. `canlı, cansız her şeyin bir yakışığı vardır, insan onları bu durumda görmek ister` anlamında kullanılan bir söz

aslan yatağından belli olur

Anlamı:

1. `bir kimsenin oturduğu yerin durumu, onun kişiliğini belli eder` anlamında kullanılan bir söz