Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
aşırabilmek fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -den , -den , -i , -i , -den , -den , Aşırma ihtimali veya imkânı bulunmak

Örnek:

1. Borcunu ödeyemeyecek fakat bavulunu oradan nasıl aşırabilecekti?

1. Borcunu ödeyemeyecek fakat bavulunu oradan nasıl aşırabilecekti?

2. Aşırmaya gücü yetmek


aşıramento
Anlamı:

1. isim , isim , argo , argo , isim , isim , argo , argo , Çalma, aşırma


Telaffuz : aşırame'nto

aşiret
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Dil ve kültür yönünden büyük bir türdeşlik gösteren, birçok boydan oluşan, yapısındaki aileler arasında toplum, ekonomi, din, kan veya evlilik bağları bulunan göçebe veya yerleşik nitelikteki topluluk, oymak

Örnek:

1. Bunlar aşiret reislerine hulus çakmışlar, hep alttan almışlar belki rüşvetlerini de yemişler ve onları şımartmışlardı.

1. Bunlar aşiret reislerine hulus çakmışlar, hep alttan almışlar belki rüşvetlerini de yemişler ve onları şımartmışlardı.


Lisan : Arapça ʿaşīret

Telaffuz : aşi:ret

aşırı

İlgili Kelimeler:

aşırı akım, aşırı bellem, aşırı besi, aşırı doyma, aşırı duyarlık, aşırı duyu, aşırı erime, aşırı etkin, aşırı gerilim, aşırı şiddetli fırtına, aşırı taşırı, aşırı uç, aşırı yük, denizaşırı, günaşırı, yılaşırı

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Alışılan veya dayanılabilen dereceden çok daha fazla, taşkın

Örnek:

1. Ticaret az gelişmiş toplumlarda aşırı bir gelişme gösterir.

1. Ticaret az gelişmiş toplumlarda aşırı bir gelişme gösterir.

2. Bir şeye gereğinden çok fazla bağlanan, önem veren, müfrit, ekstrem

3. Gereğinden fazla, çok

Örnek:

1. Talihin aşırısı da insanı eninde sonunda aptallaştırdığından sonuç aynı kapıya çıkardı.

1. Talihin aşırısı da insanı eninde sonunda aptallaştırdığından sonuç aynı kapıya çıkardı.

4. zarf , zarf , zarf , zarf , Ötede, ötesinde

Örnek:

1. İki ev aşırı.

1. İki ev aşırı.

5. zarf , zarf , zarf , zarf , Gereğinden fazla olarak, çokça

Örnek:

1. Kadın aşırı boyanmıştı, adamın yüzü solgundu.

1. Kadın aşırı boyanmıştı, adamın yüzü solgundu.


aşırı akım
Anlamı:

1. isim , isim , fizik , fizik , isim , isim , fizik , fizik , Aşırı gerilim


aşırı bellem
Anlamı:

1. isim , isim , ruh bilimi , ruh bilimi , isim , isim , ruh bilimi , ruh bilimi , Belleme yetisinin olağanüstü bir durumda gelişmiş olması


aşırı besi
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Olağanüstü nicelikte yemek yeme veya yedirme


aşırı doyma
Anlamı:

1. isim , isim , fizik , fizik , isim , isim , fizik , fizik , Belli sıcaklıktaki bir sıvı içinde, eriyebildiği kadar eriyen bir maddenin, sıcaklığın düşmesine karşın bir sınıra kadar erimiş olarak kalması durumu


aşırı duyarlık
Anlamı:

1. isim , isim , fizik , fizik , isim , isim , fizik , fizik , Organizmaya giren yabancı bir madde yüzünden canlı varlıklarda oluşan aşırı tepki, anafilaksi


aşırı duyu
Anlamı:

1. isim , isim , ruh bilimi , ruh bilimi , isim , isim , ruh bilimi , ruh bilimi , Herhangi bir duyu organıyla ve özellikle dokunma duyusuyla sağlanan her tür uyarana karşı olağan dışı bir duyarlık gösterme durumu


aşırı erime
Anlamı:

1. isim , isim , fizik , fizik , isim , isim , fizik , fizik , Erime noktasından daha aşağı bir sıcaklık derecesine düşmesine rağmen birtakım şartlar altında bir sıvının katılaşmaması durumu


aşırı etkin
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Yaşına göre çok daha fazla hareketli olan (kimse), hiperaktif


aşırı etkinlik
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Aşırı etkin olma durumu, hiperaktivite


aşırı gerilim
Anlamı:

1. isim , isim , fizik , fizik , isim , isim , fizik , fizik , Beyan edilen değerden büyük olan akım, aşırı akım

2. Bir elektrotun denge hâlindeki potansiyeli ile akım geçerken ölçülen potansiyeli arasındaki fark


aşırı gitmek
Anlamı:

1. ölçüyü kaçırmak, usandırmak


aşırı şiddetli fırtına
Anlamı:

1. isim , isim , meteoroloji , meteoroloji , isim , isim , meteoroloji , meteoroloji , Rüzgâr çizelgesinde hızı 56-63 deniz mili olan ve kuvveti 11 ile gösterilen rüzgâr


aşırı taşırı
Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Çok aşırı, fazla miktarda


aşırı uç
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Politika alanında sağ veya sol görüşlerin en ateşli ve yıkıcı kanadı


aşırı yük
Anlamı:

1. isim , isim , fizik , fizik , isim , isim , fizik , fizik , Elektrikli araçların olağan çalışma şartlarında karşılaştıkları aşırı akım durumu


aşırıcı
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Beklenenin üstünde aşırı davranan


aşırıcılık
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Aşırıcı olma durumu


aşırılabilme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Aşırılabilmek işi


aşırılabilmek fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Aşırılma ihtimali bulunmak


aşırılaşma
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Aşırılaşmak durumu


aşırılaşmak fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Aşırı duruma gelmek