92406 kayıt bulundu.
1. sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , Yaptığı bir davranıştan pişmanlık duyan, pişman
Lisan : Arapça nādim
Telaffuz : na:dim
1. pişman olmak
1. Bunlar denizden çıktıklarına nadim olarak yine denize dönmeye karar verir.
1. Bunlar denizden çıktıklarına nadim olarak yine denize dönmeye karar verir.
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Seyrek, az bulunur
1. Bazı nadir inciler, elmaslar vardır ki onların biri yalnız saltanat tacı olabilir.
1. Bazı nadir inciler, elmaslar vardır ki onların biri yalnız saltanat tacı olabilir.
2. zarf , zarf , zarf , zarf , Seyrek
1. Üsküp'e o gün nadir görülür bir kar yağmış.
1. Üsküp'e o gün nadir görülür bir kar yağmış.
Lisan : Arapça nādir
Telaffuz : na:dir
1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Seyrek, az görülen, az bulunan şeyler veya durumlar
1. Ne yalan söyleyeyim, be birader, ben doktora nadirattan giderim.
1. Ne yalan söyleyeyim, be birader, ben doktora nadirattan giderim.
Lisan : Arapça nādirāt
Telaffuz : na:dira:tı
1. zarf , zarf , zarf , zarf , Seyrek
1. Nadiren kolunda, lazım oldukça kullanmak üzere bir pardösü bulunduğunu ancak fark ederdiniz.
1. Nadiren kolunda, lazım oldukça kullanmak üzere bir pardösü bulunduğunu ancak fark ederdiniz.
Lisan : Arapça nādiren
Telaffuz : na:diren
1. isim , isim , isim , isim , Geçinmek için gerekli olan şeylerin bütünü, geçimlik
1. Çoluk çocuğunun nafakası için geceli gündüzlü örs başından ayrılmayan demirciyi göreyim, dedim, bir gün.
1. Çoluk çocuğunun nafakası için geceli gündüzlü örs başından ayrılmayan demirciyi göreyim, dedim, bir gün.
2. hukuk , hukuk , hukuk , hukuk , Birinin geçindirmekle yükümlü bulunduğu kimselere, mahkeme kararıyla bağlanan aylık
Lisan : Arapça nafaḳa
1. yasaca, bakılması zorunlu olan kişiye mahkeme kararıyla evlat, koca gibi bir kimsenin, geçim parası vermesini sağlamak
1. sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , Yararlı
Lisan : Arapça nāfiʿ
Telaffuz : na:fi:
1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Bir yeri bayındır duruma getirmek için yapılan işlerin tamamı, bayındırlık işleri
Lisan : Arapça nāfiʿa
Telaffuz : na:fia
nafile namaz, nafile yere
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Yararsız
1. Delikanlı çağımızdaki cevher / Yalvarmak, yakarmak nafile bugün
1. Delikanlı çağımızdaki cevher / Yalvarmak, yakarmak nafile bugün
2. zarf , zarf , zarf , zarf , Boşuna, boş yere
1. Avukata söyle, nafile beklemesin.
1. Avukata söyle, nafile beklemesin.
3. isim , isim , din bilgisi , din bilgisi , isim , isim , din bilgisi , din bilgisi , Fazladan kılınan namaz veya tutulan oruç
Lisan : Arapça nāfile
Telaffuz : na:file
1. isim , isim , isim , isim , Sevap kazanmak amacıyla farz ve vacip namazları dışında kılınan namaz
1. zarf , zarf , zarf , zarf , Boş yere, boşu boşuna
1. Ekseriyetle hep şahsi hesaplardan gizlenen bu sebepleri, nafile yere böyle yükseklerde ararız.
1. Ekseriyetle hep şahsi hesaplardan gizlenen bu sebepleri, nafile yere böyle yükseklerde ararız.
1. isim , isim , isim , isim , Yararsızlık, boşunalık
1. Fakat bir zaman sonra tabiata karşı uğraşmanın nafileliğini anlayarak her şeyi hâli üzere bırakmıştı.
1. Fakat bir zaman sonra tabiata karşı uğraşmanın nafileliğini anlayarak her şeyi hâli üzere bırakmıştı.
1. sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , Delip geçen
2. İçe işleyen
3. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Sözü geçen, etkili olan
Lisan : Arapça nāfiẕ
Telaffuz : na:fiz
1. isim , isim , isim , isim , Petrolden 100-250 °C arasında damıtılan ürün
Lisan : İngilizce naphtha
1. isim , isim , kimya , kimya , isim , isim , kimya , kimya , Maden kömürü katranının kuru kuruya damıtılmasından elde edilen, özel kokulu, beyaz, 1,158 yoğunluğunda, 80 °C'de eriyen, 218 °C'de kaynayan, suda erimeyen, alkol, benzol ve eterde kolaylıkla eriyen, kumaş, elbise, halı vb.ni güve gibi zararlılardan korumakta kullanılan antiseptik bir hidrokarbon
Lisan : Fransızca naphtaline
1. -i , -i , -i , -i , Güveden korumak için yünlüler üzerine, arasına naftalin serpmek veya atmak