Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
mütenazır
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , matematik , matematik , sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , matematik , matematik , Simetrik


Lisan : Arapça mutenāẓir

Telaffuz : mütena:zır

mütenebbih
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , Aklını başına toplamış, akıllanmış, uslanmış


Lisan : Arapça mutenebbih

müteneffir
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , İğrenmiş, tiksinmiş

Örnek:

1. Sanki bütün hayattan müteneffir, hayat onun için karanlık.

1. Sanki bütün hayattan müteneffir, hayat onun için karanlık.

2. zarf , zarf , zarf , zarf , İğrenmiş, tiksinmiş bir biçimde

Örnek:

1. Uzun bir müddet böyle şuursuz, yalnız, her şeyden müteneffir, her şeye asi yürüdüm.

1. Uzun bir müddet böyle şuursuz, yalnız, her şeyden müteneffir, her şeye asi yürüdüm.


Lisan : Arapça muteneffir

mütenekkir
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , Kılık değiştiren, takma ad kullanan, kendini tanıtmak istemeyen


Lisan : Arapça mutenekkir

mütenekkiren
Anlamı:

1. zarf , zarf , eskimiş , eskimiş , zarf , zarf , eskimiş , eskimiş , Kılık değiştirerek, takma ad kullanarak, kendini tanıtmadan


Lisan : Arapça mutenekkiren

Telaffuz : mütenekki'ren

mütenevvi
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , Türlü, çeşitli

Örnek:

1. Meclis üzerinde birkaç gün zarfında tabiat gibi kadir ve mütenevvi olan ruhunun hâkimiyetini kurdu.

1. Meclis üzerinde birkaç gün zarfında tabiat gibi kadir ve mütenevvi olan ruhunun hâkimiyetini kurdu.


Lisan : Arapça mutenevviʿ

Telaffuz : mütenevvi:

müteradif
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , dil bilgisi , dil bilgisi , sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , dil bilgisi , dil bilgisi , Eş anlamlı


Lisan : Arapça muterādif

Telaffuz : mütera:dif

müterakim
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , Birikmiş, toplanmış, yığılmış


Lisan : Arapça muterākim

Telaffuz : mütera:kim

müterakki

İlgili Kelimeler:

müterakki vergi

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , İleri, ilerlemiş


Lisan : Arapça muteraḳḳī

Telaffuz : müterakki:

müterakki vergi
Anlamı:

1. isim , isim , ekonomi , ekonomi , isim , isim , ekonomi , ekonomi , Matrah arttıkça oranı yükselen vergi


mütercem
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , Çevrilmiş, tercüme edilmiş


Lisan : Arapça mutercem

mütercim
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Çevirmen

Örnek:

1. Mütercim olarak işe başladığım gün anamdan emdiğim süt burnumdan gelmiştir.

1. Mütercim olarak işe başladığım gün anamdan emdiğim süt burnumdan gelmiştir.


Lisan : Arapça mutercim

mütercimlik
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Çevirmenlik


mütereddi
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , Soysuzlaşmış


Lisan : Arapça mutereddī

Telaffuz : mütereddi:

mütereddit
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Tereddüt eden, çekingen, kararsız, ikircimli (kimse)

Örnek:

1. Kapıya doğru ilerlemek istedi fakat müteredditti.

1. Kapıya doğru ilerlemek istedi fakat müteredditti.


Lisan : Arapça mutereddid

muteriz
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , Karşı gelen, itiraz eden, itirazcı

2. hukuk , hukuk , hukuk , hukuk , İtiraz eden (kimse)


Lisan : Arapça muʿteriż

Telaffuz : mu:teriz

mütesanit
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , Dayanışma içinde olan (kimse)


Lisan : Arapça mutesānid

Telaffuz : mütesa:nit

müteşebbis
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Girişimci

Örnek:

1. Bu hıyanetin müşterek müteşebbislerine karşı, alınması lazım gelen vaziyet sarihtir.

1. Bu hıyanetin müşterek müteşebbislerine karşı, alınması lazım gelen vaziyet sarihtir.


Lisan : Arapça muteşebbis̱

müteşekkil
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , Oluşmuş, meydana gelmiş

Örnek:

1. Etrafımda uçları birbirine temas etmiş hilallerden müteşekkil bir daire vardı.

1. Etrafımda uçları birbirine temas etmiş hilallerden müteşekkil bir daire vardı.


Lisan : Arapça muteşekkil

müteşekkir
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , Teşekkür etme durumunda olan

Örnek:

1. Zahmetinden dolayı kendisine çok müteşekkirim.

1. Zahmetinden dolayı kendisine çok müteşekkirim.


Lisan : Arapça muteşekkir

müteşekkirlik
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Müteşekkir olma durumu


müteselli
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , Avunan


Lisan : Arapça mutesellī

Telaffuz : müteselli:

müteselli olmak
Anlamı:

1. avunmak


müteselsil

İlgili Kelimeler:

müteselsil borç, müteselsil kefil

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , Zincirleme


Lisan : Arapça muteselsil

müteselsil borç
Anlamı:

1. isim , isim , hukuk , hukuk , isim , isim , hukuk , hukuk , Birden çok borçlunun, her birinin ayrı ayrı tamamından sorumlu bulundukları borç