Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
manevi

İlgili Kelimeler:

manevi evlat, manevi ilim, manevi tazminat, manevi zarar

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Görülmeyen, duyularla sezilebilen, ruhani, tinsel, maddi karşıtı

Örnek:

1. Çağımızın en belirgin manevi yanının, insan varlığının tümlüğünü araştırmak olduğunu unutmayalım.

1. Çağımızın en belirgin manevi yanının, insan varlığının tümlüğünü araştırmak olduğunu unutmayalım.


Lisan : Arapça maʿnevī

Telaffuz : ma:nevi:

manevi evlat
Anlamı:

1. isim , isim , hukuk , hukuk , isim , isim , hukuk , hukuk , Bir kişinin kanunlara göre evlat edindiği kimse


manevi ilim
Anlamı:

1. isim , isim , toplum bilimi , toplum bilimi , isim , isim , toplum bilimi , toplum bilimi , Anlayış yöntemini esas alan bilim dalı


manevi tazminat
Anlamı:

1. isim , isim , hukuk , hukuk , isim , isim , hukuk , hukuk , Kişilik haklarına karşı işlenen suçlara ilişkin dava sonucunda ödenmesine karar verilen bedel


manevi zarar
Anlamı:

1. isim , isim , hukuk , hukuk , isim , isim , hukuk , hukuk , Manevi yönden uğranılan kayıp


manevilik
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Manevi olma durumu, ruhanilik


maneviyat
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Maddi olmayan, manevi şeyler

Örnek:

1. Maddi faydalar temin etmeyen zaferin maneviyatıyla övünmekten ne çıkar?

1. Maddi faydalar temin etmeyen zaferin maneviyatıyla övünmekten ne çıkar?

2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Yürek gücü, moral


Lisan : Arapça maʿneviyyāt

Telaffuz : ma:neviya:tı

maneviyatı bozulmak
Anlamı:

1. moral gücü sarsılmak


maneviyatı kuvvetli tutmak
Anlamı:

1. karşılaşılan zorluklara dayanabilmek için güçlü olabilmek

Örnek:

1. Bu hastalıkta mühim olan maneviyattır, maneviyatınızı kuvvetli tutunuz.

1. Bu hastalıkta mühim olan maneviyattır, maneviyatınızı kuvvetli tutunuz.


maneviyatını kırmak
Anlamı:

1. moral gücünü sarsmak


manevra

İlgili Kelimeler:

manevra fişeği

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bir aletin işleyişini düzenleme, yönetme işi veya biçimi

2. Geminin bir yere yanaşmak veya bir yerden çıkmak için yaptığı hareket

3. Lokomotifin, katar katmak veya katar dağıtmak için ileri geri giderek hattan hatta geçmesi

4. Hareket, gidiş geliş

5. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , İstenilen amaca ulaşmak için tutulması gereken yol

Örnek:

1. Önce ince manevralar denedi ama soğukkanlı olamadığı için göze çarpıyordu.

1. Önce ince manevralar denedi ama soğukkanlı olamadığı için göze çarpıyordu.

6. askerlik , askerlik , askerlik , askerlik , Tatbikat


Lisan : İtalyanca manovra

Telaffuz : mane'vra

manevra fişeği
Anlamı:

1. isim , isim , askerlik , askerlik , isim , isim , askerlik , askerlik , Askerî harekâtta kullanılan ve kurusıkı atım yapan fişek


manevra yapmak
Anlamı:

1. bir araca istenilen hareketi yaptırmak

Örnek:

1. Yolun iki tarafına arabalar park ettiği için çöp kamyonu kolay manevra yapamaz ve muhakkak trafik kilitlenirdi.

1. Yolun iki tarafına arabalar park ettiği için çöp kamyonu kolay manevra yapamaz ve muhakkak trafik kilitlenirdi.

2. askerlik , askerlik , askerlik , askerlik , askerî birlikler savaş denemesi yapmak


manevralı
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Manevra yapılan


manevrasız
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Manevra yapılmayan


manga
Anlamı:

1. isim , isim , askerlik , askerlik , isim , isim , askerlik , askerlik , On kişilik asker birliği

Örnek:

1. Ormanın kıyısından dönen yoldan, neredeyse bir manga silahlı adam çıktı.

1. Ormanın kıyısından dönen yoldan, neredeyse bir manga silahlı adam çıktı.

2. Savaş gemilerinde deniz erlerinin yattığı koğuş


Lisan : Almanca Manga

Telaffuz : ma'nga

manga
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Japon çizgi romanı


Lisan : Japonca

mangal

İlgili Kelimeler:

mangal kömürü, mangal yağı, mangal yürekli

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Isınmaya, bir şey pişirmeye yarayan, sac, bakır veya pirinçten, türlü biçimlerde üstü açık ayaklı ocak, korluk

Örnek:

1. Masanın solunda küçük bir sac mangal yaz kış sürekli olarak yanardı.

1. Masanın solunda küçük bir sac mangal yaz kış sürekli olarak yanardı.


Lisan : Arapça manḳal

mangal gibi yüreği olmak
Anlamı:

1. cesareti çok olmak

Örnek:

1. Sen bana iyi baksana, bende mangal gibi yürek var!

1. Sen bana iyi baksana, bende mangal gibi yürek var!


mangal kömürü
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Odun kömürü


mangal yağı
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Etin yapışmaması için mangaldaki ızgaraya sürülen yağ


mangal yürekli
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , mecaz , mecaz , sıfat , sıfat , mecaz , mecaz , Korkusuz, gereğinden fazla cesur, gözünü daldan budaktan esirgemeyen, gözü pek olan kimse


mangal yüreklilik
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Mangal yürekli olma durumu


mangalda kül bırakmamak
Anlamı:

1. yapamayacağı işleri yapabilirmiş gibi söylemek


mangan
Anlamı:

1. isim , isim , kimya , kimya , isim , isim , kimya , kimya , Manganez


Lisan : Almanca Mangan