mandagözü

Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Nikel yirmi kuruş

Telaffuz : manda'gözü

mandal

Anlamı:

1. isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , Evlek

mandal

İlgili Kelimeler:

çamaşır mandalı, kapı mandalı

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Kapı vb. şeyleri kapalı tutmaya yarayan, döner tahta veya metal parça

2. İpe serilen çamaşırı tutturmak için kullanılan yaylı kıskaç

3. Ut, kanun, keman vb. çalgıların tellerini geren düğme

Lisan : Arapça mandāl

mandalina

Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Turunçgillerden, ılıman iklimlerde yetişen ve portakala çok benzeyen bir ağaç (Citrus nobilis)

2. Bu ağacın turuncu renkli, tatlı, kokulu, lezzetli meyvesi

Lisan : İtalyanca mandarino

Telaffuz : mandali'na

mandallama

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Mandallamak işi

mandallamak fiil

Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Kapı, pencere kanadını mandalla tutturmak

2. Çamaşırı mandalla tutturmak

3. Telsizlerde konuşmaları anlaşılmaz duruma getirmek için sürekli olarak düğmelere basmak

mandallanma

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Mandallanmak işi

mandallanmak fiil

Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Mandallama işi yapılmak, mandalla tutturulmak

mandallı

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Üzerinde mandal bulunan

2. Mandalla kapatılmış olan (kapı, pencere)

3. Mandalla ipe tutturulmuş

mandalsız

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Üzerinde mandal bulunmayan

2. Mandalla kapatılmamış olan (kapı, pencere)

3. Mandalla ipe tutturulmamış

mandapost

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Posta havalesi

Lisan : Fransızca mandat-poste

mandar

Anlamı:

1. isim , isim , denizcilik , denizcilik , isim , isim , denizcilik , denizcilik , Gemilerde küçük makara

Lisan : Rumca

mandarin

Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Avrupalıların Çin devlet memurlarına verdikleri ad

Lisan : Portekizce mandarine

mandarinlik

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Mandarin olma durumu

2. Mandarinin görevi veya makamı

mandater

Anlamı:

1. isim , isim , hukuk , hukuk , isim , isim , hukuk , hukuk , Mandacı

Lisan : Fransızca mandataire

mandepsi

Anlamı:

1. isim , isim , argo , argo , isim , isim , argo , argo , Tuzak, oyun

Lisan : Rumca

Telaffuz : mande'psi

mandepsiye bastırmak (veya düşürmek)

Anlamı:

1. aldatmak, tuzağa düşürmek

Örnek:

1. Karı kocaya benzemiyordu ya neyse, beni adamakıllı mandepsiye bastırdılar.

1. Karı kocaya benzemiyordu ya neyse, beni adamakıllı mandepsiye bastırdılar.

mandıra

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Koyun, keçi vb. süt veren hayvanların barındırıldığı, süt ve süt ürünlerinin elde edildiği yer

Lisan : Rumca

Telaffuz : ma'ndıra

mandıracı

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Mandıra işleten kimse

Örnek:

1. Yalnız kendi korucuları, kolcuları, çobanları, mandıracıları silahlıydı.

1. Yalnız kendi korucuları, kolcuları, çobanları, mandıracıları silahlıydı.

mandıracılık

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Mandıracı olma durumu

mandolin

Anlamı:

1. isim , isim , müzik , müzik , isim , isim , müzik , müzik , İkişer ikişer aynı değerde dört çift teli olan, kısa saplı bir çalgı

Lisan : Fransızca mandoline

mandolinci

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Mandolin yapan, satan veya çalan kimse

mandolincilik

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Mandolincinin yaptığı iş

manej

Anlamı:

1. isim , isim , spor , spor , isim , isim , spor , spor , At eğitimi

2. Bu eğitimin yapıldığı yer

3. Binicilik gösterilerinin tümü

Lisan : Fransızca manège

manen

Anlamı:

1. zarf , zarf , eskimiş , eskimiş , zarf , zarf , eskimiş , eskimiş , Kişinin iç dünyası yönünden, manevi bakımdan, maddeten karşıtı

Örnek:

1. Milletini maddeten ve manen yükseltmek istemeyen adam nasıl samimi Türkçü olabilir.

1. Milletini maddeten ve manen yükseltmek istemeyen adam nasıl samimi Türkçü olabilir.

Lisan : Arapça maʿnen

Telaffuz : ma:nen