Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
makara gibi
Anlamı:

1. aralıksız (konuşma)


makaraları koyuvermek (veya zapt edememek veya salıvermek)
Anlamı:

1. teklifsiz konuşmada , teklifsiz konuşmada , teklifsiz konuşmada , teklifsiz konuşmada , kendini tutamayarak kahkahayla gülmeye başlamak

Örnek:

1. Dersin ciddiliğine bakmadan koyuverdik makaraları.

1. Dersin ciddiliğine bakmadan koyuverdik makaraları.


makaralı

İlgili Kelimeler:

makaralı kuş

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Makarası olan, makara ile çalışan


makaralı kuş
Anlamı:

1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Sürekli öten kuş


makarasını çözmek
Anlamı:

1. ayrıntılarıyla sayıp dökmek

Örnek:

1. Yukarı katta ihtiyar imamla yatalak hasta karısının aşağıdan tamamıyla işitilen kavgalarına dair hikâyelerinin makarasını çözerdi.

1. Yukarı katta ihtiyar imamla yatalak hasta karısının aşağıdan tamamıyla işitilen kavgalarına dair hikâyelerinin makarasını çözerdi.


Ön Takı : (bir şeyin)

makaraya almak (veya sarmak)
Anlamı:

1. bir kimseyle alay etmek


makarena
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , El kol hareketleri ile birlikte yapılan bir tür hızlı dans


Lisan : İngilizce macarena

makarna

İlgili Kelimeler:

burgu makarna, çubuk makarna, fırında makarna, fiyonk makarna, kıymalı makarna, salçalı makarna, şerit makarna, yüksük makarna, düdük makarnası

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , İrmik veya una yumurta karıştırılarak hazırlanmış türlü biçimlerdeki kuru hamur

2. Bu hamurdan yapılan yemek

3. argo , argo , argo , argo , İtalyan lireti


Lisan : İtalyanca maccherone

Telaffuz : maka'rna

makarnacı
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Makarna yapan veya satan kimse

2. Makarnayı çok seven kimse

3. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Şişman, hareketsiz kimse

4. şaka yollu , şaka yollu , şaka yollu , şaka yollu , İtalyan

Örnek:

1. Şimdi kralımızdan jandarma çavuşuna kadar hepimiz makarnacıların emrindeyiz.

1. Şimdi kralımızdan jandarma çavuşuna kadar hepimiz makarnacıların emrindeyiz.


makarnacılık
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Makarna yapma veya satma işi


makas

İlgili Kelimeler:

makas hakkı, makas payı, bahçe makası, çember makası, sürfile makası, tırnak makası

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bir eksen çevresinde dönebilecek biçimde çapraz eklemlenmiş, birbirine bakan yüzleri keskin iki çelik lamadan oluşmuş, arasına yerleştirilen herhangi bir şeyi kesmeye yarayan araç, sındı

Örnek:

1. Her iki eliyle kullanırdı makasıyla tarağını.

1. Her iki eliyle kullanırdı makasıyla tarağını.

2. Birbirine komşu iki demir yolu hattını hemen bunların uzantısındaki üçüncü hatta bağlamaya yarayan alet

3. Birbirini kesen demir yolu kavşağı

4. Bazı araçlarda üst üste konulmuş birkaç yassı çelikten yay

5. Çatı ve köprülerde genellikle ağaç veya çelikten yapılan, ağırlığı karşılıklı iki ayağa veya duvara aktaran çatılmış kiriş sistemi

6. Mobilyalarda yukarıdan aşağıya doğru açılan kapakları yatay konumda tutmak amacıyla yapılmış mafsallı, kollu kapak aracı

7. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Çalma, kırpma

8. mimarlık , mimarlık , mimarlık , mimarlık , Dirsek

9. denizcilik , denizcilik , denizcilik , denizcilik , Üst uçları birbirine bağlı, alt uçları açık olan iki direkten kurulmuş, ağırlık kaldırma düzeni

10. hayvan bilimi , hayvan bilimi , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Bazı eklem bacaklı hayvanların ön ayaklarında bulunan, savunma ve saldırmada kullanılan kıskaç

11. spor , spor , spor , spor , Su topunda iki ayağın teker teker yarım daire biçiminde çevrilmesiyle yapılan bir hareket


Lisan : Arapça miḳaṣṣ

makas almak
Anlamı:

1. birinin yanağını orta parmak ile işaret parmağı arasına alıp sıkıştırmak, makaslamak


makas değiştirmek
Anlamı:

1. tren yönünü değiştirmek

2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , tuttuğu yol ve yöntemden vazgeçip başka bir yöne yönelmek


makas hakkı
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Makas payı


makas payı
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Kumaş biçerken ihtiyat olarak bırakılan pay, makas hakkı

2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Ölçüden fazla bırakılan veya fazlalığı hoş görülen miktar


makas vurmak
Anlamı:

1. makasla kesmek


makasçı
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Makas yapan veya satan kimse

2. Demir yollarında makasları açıp kapayarak trenlere yol veren görevli

Örnek:

1. Makasçı, ayaküstü bana gayet basit kelimelerle bir dram anlattı.

1. Makasçı, ayaküstü bana gayet basit kelimelerle bir dram anlattı.

3. Makastar


makasçılık
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Makasçının görevi

2. Basında başka gazetelerdeki haberleri kesip olduğu gibi aktarma işi


makaskâr
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Kâğıt oymacılığı ile uğraşan kimse, oymacı

2. Kesme ve oyma sanatı ile uğraşan kimse


Lisan : Arapça miḳaṣṣ + Farsça -kār

Telaffuz : makaskâ:rı

makaslama
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Makaslamak işi

2. zarf , zarf , zarf , zarf , Çaprazlama


makaslamak fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Makasla kesmek

2. Yazı, film vb.ni sansür amaçlı kısaltmak, kesmek

3. Makas almak


makaslanma
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Makaslanmak işi


makaslanmak fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Makas almak işine konu olmak

Örnek:

1. Yanakları sert parmaklarla makaslanmış gibi parça parça kızarıp sararıyor.

1. Yanakları sert parmaklarla makaslanmış gibi parça parça kızarıp sararıyor.

2. Kesilmek

Örnek:

1. Bu film makaslanmış.

1. Bu film makaslanmış.


makaslı

İlgili Kelimeler:

makaslı böcek

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Makası olan


makaslı böcek
Anlamı:

1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Kın kanatlılarından, başı ve makasları iri bir böcek, bağkesen, yereşeği (Lucanius)