iktidarlılık

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , İktidarlı olma durumu

iktidarsız

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Gücü, yeteneği olmayan, beceriksiz, yetersiz

2. Cinsel gücü yetersiz (erkek)

3. zarf , zarf , zarf , zarf , Beceriksiz, yetersiz bir biçimde

Örnek:

1. Selim bu vakayı anlatmaya iktidarsız görünüyordu.

1. Selim bu vakayı anlatmaya iktidarsız görünüyordu.

iktidarsızca

Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , İktidarsız bir biçimde

Telaffuz : iktidarsı'zca

iktidarsızlaşma

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , İktidarsızlaşmak durumu

iktidarsızlaşmak fiil

Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , İktidarsız duruma gelmek

iktidarsızlaştırma

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , İktidarsızlaştırmak işi

iktidarsızlaştırmak fiil

Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , İktidarsızlaşmasına yol açmak

iktidarsızlık

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , İktidarsız olma durumu

iktifa

Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Yetinme

Lisan : Arapça iktifā

Telaffuz : iktifa:

iktifa etmek

Anlamı:

1. yetinmek

Örnek:

1. Daha ziyade, ufak bir kazançla iktifa edecek küçük esnaf kalabalığı vardı.

1. Daha ziyade, ufak bir kazançla iktifa edecek küçük esnaf kalabalığı vardı.

iktiran

Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Yaklaşma

2. Bir yere ulaşma, erişme

Lisan : Arapça iḳtirān

Telaffuz : iktira:nı

iktiran etmek

Anlamı:

1. ulaşmak, erişmek

Örnek:

1. Konferansın müspet bir neticeye iktiran etmemiş olduğu malumunuzdur.

1. Konferansın müspet bir neticeye iktiran etmemiş olduğu malumunuzdur.

iktisaden

Anlamı:

1. zarf , zarf , eskimiş , eskimiş , zarf , zarf , eskimiş , eskimiş , Ekonomik olarak, ekonomi bakımından

Lisan : Arapça iḳtiṣāden

Telaffuz : iktisa:den

iktisadi

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Ekonomik

Örnek:

1. İktisadi düşünceler hâlâ devlet adamlarımızın resmî beyanlarında yer bulmaktadır.

1. İktisadi düşünceler hâlâ devlet adamlarımızın resmî beyanlarında yer bulmaktadır.

Lisan : Arapça iḳtiṣādī

Telaffuz : iktisa:di:

iktisadiyat

Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Bir devletin ekonomik durumu

Lisan : Arapça iḳtiṣādiyyāt

Telaffuz : iktisa:diya:tı

iktisap

Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Kazanma, edinme, edinim

Lisan : Arapça iktisāb

Telaffuz : iktisa:bı

iktisap etmek

Anlamı:

1. kazanmak, edinmek

iktisat

İlgili Kelimeler:

millî iktisat

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Ekonomi

2. Tutum

Lisan : Arapça iḳtiṣād

Telaffuz : iktisa:dı

iktisat etmek

Anlamı:

1. para artırmak, tutumlu davranmak, tasarruf etmek

iktisatçı

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Ekonomi alanında uzman olan kimse, ekonomist

Örnek:

1. Tarihçiler, iktisatçılar, siyasetçiler yorumlayabilirler savaşı.

1. Tarihçiler, iktisatçılar, siyasetçiler yorumlayabilirler savaşı.

iktisatçılık

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , İksitisatçı olma durumu

iktisatlı

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Aşırı harcama yapmayan (kimse)

2. Aşırı harcama gerektirmeyen (şey)

iktisatlılık

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , İktisatlı olma durumu

iktisatsız

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Aşırı harcama yapan (kimse)

2. Aşırı harcama gerektiren (şey)

iktisatsızlık

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , İktisatsız olma durumu