iki nokta

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Kendisinden sonra örnek verilecek veya açıklama yapılacak cümlenin sonuna konulan noktalama işareti (:)

2. matematik , matematik , matematik , matematik , Bölme işaretinin adı

iki ölç, bir biç

Anlamı:

1. `bir iş yapılırken ayrıntıları ve sonuçları iyice düşünülmelidir` anlamında kullanılan bir söz

iki paralık

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , mecaz , mecaz , sıfat , sıfat , mecaz , mecaz , Çok az

Örnek:

1. Şimdiye kadar bana iki paralık faydan dokundu mu ki her gün alacaklı gibi gırtlağıma sarılıyorsun!

1. Şimdiye kadar bana iki paralık faydan dokundu mu ki her gün alacaklı gibi gırtlağıma sarılıyorsun!

2. Değersiz, önemsiz

iki paralık etmek

Anlamı:

1. değerini düşürmek

Örnek:

1. Talebeliğin şerefini iki paralık etmişti gene.

1. Talebeliğin şerefini iki paralık etmişti gene.

Ön Takı : (birini veya bir şeyi)

iki paralık olmak

Anlamı:

1. değerini yitirmek

Örnek:

1. Herifi enseleyemezsem diye aklı başından gidiyordu. Mahalledeki on beş yıllık bekçilik haysiyeti iki paralık olacaktı.

1. Herifi enseleyemezsem diye aklı başından gidiyordu. Mahalledeki on beş yıllık bekçilik haysiyeti iki paralık olacaktı.

iki parmaklı

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , hayvan bilimi , hayvan bilimi , sıfat , sıfat , hayvan bilimi , hayvan bilimi , İki parmağı olan (hayvan)

iki rahmetten (veya iyilikten) biri

Anlamı:

1. `çok acı çeken ağır hastalar için ya iyileşsin ya ölüp kurtulsun, böyle çekmesin` anlamında kullanılan iyi dilek sözü

iki satır laf etmek (veya konuşmak)

Anlamı:

1. dostça biraz söyleşmek

iki şekilli

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , kimya , kimya , sıfat , sıfat , kimya , kimya , Birbirinden farklı iki biçimde billurlaşan

Örnek:

1. Kükürt iki şekilli bir cisimdir.

1. Kükürt iki şekilli bir cisimdir.

iki seksen uzanmak

Anlamı:

1. alay yollu , alay yollu , alay yollu , alay yollu , bir çarpma, vurma sonucu boylu boyunca yere serilmek

iki söz bir pazar

Anlamı:

1. `uzun boylu pazarlık etmeden` anlamında kullanılan bir söz

iki tek

Anlamı:

1. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , `İçki içmek` anlamına gelen iki tek atmak veya iki tek içmek deyimlerinde geçer

Örnek:

1. El âlem huzurunda fütur etmeden akıllarına estiği zaman gelir, iki tek atarlar.

1. El âlem huzurunda fütur etmeden akıllarına estiği zaman gelir, iki tek atarlar.

iki terimli

Anlamı:

1. isim , isim , matematik , matematik , isim , isim , matematik , matematik , Toplama (+) veya çıkarma (-) işaretiyle birbirine bağlanan iki terimden oluşan cebirsel anlatım

iki testi tokuşunca biri elbet kırılır

Anlamı:

1. `kavgaya tutuşan iki kişiden biri elbette yenilir ve zarara uğrar` anlamında kullanılan bir söz

iki tımar bir yem yerine geçer

Anlamı:

1. `atı sık sık tımar etmek, onu yemle beslemek kadar önemlidir` anlamında kullanılan bir söz

iki ucu boklu değnek

Anlamı:

1. kaba konuşmada , kaba konuşmada , kaba konuşmada , kaba konuşmada , ne yönden bakılırsa bakılsın çözülmesi çok güç iş veya durum

iki ucunu bir araya getirememek

Anlamı:

1. gelirle gideri denkleştirememek, işleri düzene koyamamak

iki yakası bir araya gelmemek

Anlamı:

1. geçim sıkıntısından bir türlü kurtulamamak, borçtan kurtulamamak

iki yakasını bir araya getirememek

Anlamı:

1. maddi sıkıntıdan kurtulup rahata erememek

Örnek:

1. Evlenen adam kolay kolay iki yakasını bir araya getiremez.

1. Evlenen adam kolay kolay iki yakasını bir araya getiremez.

iki yaşamlı

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Hem suyun içinde hem karada yaşayabilen, amfibik

iki yaşamlılar

Anlamı:

1. isim , isim , biyoloji , biyoloji , isim , isim , biyoloji , biyoloji , Hem suyun içinde hem de karada yaşayabilen canlılar, amfibi

iki yüzlü

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , İki tarafı olan

Örnek:

1. İki yüzlü kumaş.

1. İki yüzlü kumaş.

2. İki taraflı kullanılan

ikibuçukluk

Anlamı:

1. isim , isim , mecaz , mecaz , halk ağzında , halk ağzında , isim , isim , mecaz , mecaz , halk ağzında , halk ağzında , Top toplayıcı

Telaffuz : iki'buçukluk

ikibuçukluk

Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Kadınların süs için takındıkları, iki buçuk altın lira değerinde olan altın, gremse

ikici

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , felsefe , felsefe , sıfat , sıfat , felsefe , felsefe , İkicilik felsefesini kabul eden, düalist

Örnek:

1. Hüseyin Rahmi ikici ahlak anlayışımızı eleştirmek açısından görev yükleniyordu.

1. Hüseyin Rahmi ikici ahlak anlayışımızı eleştirmek açısından görev yükleniyordu.