Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
ihtimam etmek (veya göstermek)
Anlamı:

1. özen göstermek, dikkatle davranmak

Örnek:

1. Sanıyordum ki şu anda ne kadar çok ihtimam gösterirsem geçmiş yıllara ait ilgisizliğim, o denli affolacak.

1. Sanıyordum ki şu anda ne kadar çok ihtimam gösterirsem geçmiş yıllara ait ilgisizliğim, o denli affolacak.


ihtira

İlgili Kelimeler:

ihtira beratı

Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Türetme


Lisan : Arapça iḫtirāʿ

Telaffuz : ihtira:

ihtira beratı
Anlamı:

1. isim , isim , hukuk , hukuk , isim , isim , hukuk , hukuk , Bilinen araç, gereçlerle ve yaratıcı güçle yeni bir şey bulana, bulduğu şeyden bir süre yalnız kendisinin yararlanması için devletçe verilen belge


ihtiram

İlgili Kelimeler:

ihtiram birliği, ihtiram duruşu, ihtiram kıtası

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Saygı


Lisan : Arapça iḥtirām

Telaffuz : ihtira:mı

ihtiram birliği
Anlamı:

1. isim , isim , askerlik , askerlik , isim , isim , askerlik , askerlik , Tören birliği


ihtiram duruşu
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Saygı duruşu


ihtiram kıtası
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Tören birliği


ihtiras
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Aşırı, güçlü istek

Örnek:

1. Aldım Rakofça kırlarının hür havasını / Duydum akıncı cetlerimin ihtirasını

1. Aldım Rakofça kırlarının hür havasını / Duydum akıncı cetlerimin ihtirasını

2. Tutku

Örnek:

1. Gerçi eliyle yarattığı güzel bahçeyi hâlâ kıskanç bir ihtirasla seviyordu.

1. Gerçi eliyle yarattığı güzel bahçeyi hâlâ kıskanç bir ihtirasla seviyordu.


Lisan : Arapça iḥtirāṣ

Telaffuz : ihtira:sı

ihtiraslı
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Aşırı istekli

2. Tutkulu

Örnek:

1. Çocukluğumun en derin, en sürekli, en ihtiraslı sevgisini bana telkin eden bu üvey annemdi.

1. Çocukluğumun en derin, en sürekli, en ihtiraslı sevgisini bana telkin eden bu üvey annemdi.


ihtiraslıca
Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , İhtiraslı bir biçimde


Telaffuz : ihtiraslı'ca

ihtiraslılık
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , İhtiraslı olma durumu


ihtirassız
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , İhtirası olmayan


ihtirassızlık
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , İhtirassız olma durumu


ihtiraz
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Çekinme, sakınma

2. Çekince


Lisan : Arapça iḥtirāz

Telaffuz : ihtira:zı

ıhtırılma
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Ihtırılmak işi


ıhtırılmak fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , halk ağzında , halk ağzında , nesnesiz , nesnesiz , halk ağzında , halk ağzında , Deve çöktürülerek oturtulmak


ıhtırma
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Ihtırmak işi


ıhtırmak fiil
Anlamı:

1. -i , -i , halk ağzında , halk ağzında , -i , -i , halk ağzında , halk ağzında , Deve çöktürüp oturtmak


ihtişam
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Görkem

Örnek:

1. Hilmi Bey'in evi, bir sanat ve ihtişam galerisi değildi.

1. Hilmi Bey'in evi, bir sanat ve ihtişam galerisi değildi.


Lisan : Arapça iḥtişām

Telaffuz : ihtişa:mı

ihtişamlı
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Görkemli

Örnek:

1. Daha yüksek, daha ihtişamlı konaklar olduğu söyleniyordu.

1. Daha yüksek, daha ihtişamlı konaklar olduğu söyleniyordu.


ihtişamlılık
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Görkemlilik


ihtişamsız
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Görkemsiz


ihtişamsızlık
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Görkemsizlik


ihtisar
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Sözü kısa kesme, kısaltma

2. Bir metinden gereksiz ayrıntıları çıkarma


Lisan : Arapça iḫtiṣār

Telaffuz : ihtisa:rı

ihtisas
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Uzmanlık, uzmanlaşma

Örnek:

1. Doktor ihtisasını bitirecek, beni alacak diye bekler.

1. Doktor ihtisasını bitirecek, beni alacak diye bekler.


Lisan : Arapça iḫtiṣāṣ

Telaffuz : ihtisa:sı