Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala

İlgili Kelimeler:

iğ ağacı, iğ iplik, iğ yağı

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Pamuk, yün vb.nden iplik eğirmekte kullanılan, ortası şişkin, iki ucu sivri ve çengelli olan, ağaçtan yapılmış araç, eğirmen, kirmen

2. biyoloji , biyoloji , biyoloji , biyoloji , İğ iplik

3. halk ağzında , halk ağzında , halk ağzında , halk ağzında , Araba okunun ekseni

4. halk ağzında , halk ağzında , halk ağzında , halk ağzında , Değirmen taşının ortasında bulunan ve yukarıdaki üst taşa geçen demir eksen


iğ ağacı
Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Ana yurdu Asya'nın dağlık bölgeleri olan, bazı türlerinde yaprakları kışın dökülen, odunu tornacılık ve kaplamacılıkta kullanılan, kömürü ile kara kalem resim yapılan küçük bir ağaç (Euonymus)


iğ iplik

İlgili Kelimeler:

akromatik iğ iplik

Anlamı:

1. isim , isim , biyoloji , biyoloji , isim , isim , biyoloji , biyoloji , Mitoz bölünme sırasında oluşan iğ biçimindeki uzantı, iğ


iğ yağı
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Yüksek hızlı ve az yüklü parçaların yağlanmasında kullanılan, düşük viskoziteli bir yağ


iğbirar
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Gücenme, güceniklik, kırgınlık


Lisan : Arapça iġbirār

Telaffuz : iğbira:rı

iğci
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , İğ kullanan, yapan veya satan kimse


iğcilik
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , İğcinin yaptığı iş


iğde

İlgili Kelimeler:

kuş iğdesi

Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , İğdegillerden, kokulu, sarı çiçekleri olan, çalı biçiminde bir ağaç (Elaeagnus)

Örnek:

1. İğdenin dalı gevrecik olur / Basmaya gelmez

1. İğdenin dalı gevrecik olur / Basmaya gelmez

2. Bu ağacın zeytin biçiminde, kabuğu kırmızıya çalan sarı renkte, beyaz unlu, tadı mayhoş yemişi


iğdegiller
Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , İki çeneklilerden, örneği iğde olan bitki familyası


iğdemir
Anlamı:

1. isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , Marangozlukta ağaç delmek için kullanılan çelik araç


Iğdır
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Türkiye'nin Doğu Anadolu Bölgesi'nde yer alan illerinden biri


Özel: Evet

Telaffuz : ı'ğdır

İğdir
Anlamı:

1. isim , isim , tarih , tarih , isim , isim , tarih , tarih , Oğuz Türklerinin yirmi dört boyundan biri


Özel: Evet

Telaffuz : i'ğdir

Iğdırlı
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Iğdır ilinden olan kimse


Özel: Evet

Iğdırlılık
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Iğdırlı olma durumu


Özel: Evet

iğdiş
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Erkeklik bezleri çıkarılarak veya burularak erkeklik görevi yapamayacak duruma getirilmiş (hayvan ve özellikle at)


Lisan : Farsça ikdiş

iğdiş etmek
Anlamı:

1. hayvanlarda erkeklik bezlerini çıkarmak veya körletmek, burmak, enemek


iğfal
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bir kadını aldatma, baştan çıkarma

2. Irzına geçme

3. eskimiş , eskimiş , eskimiş , eskimiş , Aldatma, ayartma, kandırma, baştan çıkarma


Lisan : Arapça iġfāl

Telaffuz : iğfa:li

iğfal etmek
Anlamı:

1. eskimiş , eskimiş , eskimiş , eskimiş , aldatmak, kandırmak, baştan çıkarmak

Örnek:

1. Bu takdirde hem kendilerini hem de milleti iğfal etmiş olurlar.

1. Bu takdirde hem kendilerini hem de milleti iğfal etmiş olurlar.

2. ırzına geçmek, tecavüz etmek

Örnek:

1. Bir genç kızı izdivaç vaadiyle iğfal etmiş bir adamın mesuliyetini, vicdan azabını ve nihayet hicabını duyuyordu.

1. Bir genç kızı izdivaç vaadiyle iğfal etmiş bir adamın mesuliyetini, vicdan azabını ve nihayet hicabını duyuyordu.


ığıl

İlgili Kelimeler:

ığıl ığıl

Anlamı:

1. isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , Yavaş akan su

Örnek:

1. Iğılda yüzmek kolaydır.

1. Iğılda yüzmek kolaydır.


ığıl ığıl
Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Ağır ağır, yavaş yavaş

Örnek:

1. Çay ığıl ığıl akıyor.

1. Çay ığıl ığıl akıyor.


iğlik
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , İçinde herhangi bir sayıda iğ bulunan

Örnek:

1. Altı bin iğlik bir fabrika.

1. Altı bin iğlik bir fabrika.


iglu
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Kubbe biçiminde Eskimo kulübesi


Lisan : İngilizce igloo

Telaffuz : l ince okunur

iğne

İlgili Kelimeler:

iğne ardı, iğne deliği, iğne oyası, iğne yaprak, iğne yastığı, iğneden ipliğe, çatal iğne, çatallı iğne, çengelli iğne, kancalı iğne, karaiğne, mıknatıslı iğne, toplu iğne, ağ iğnesi, çengel iğnesi, çobaniğnesi, deniziğnesi, dikiş iğnesi, hanım iğnesi, insülin iğnesi, kravat iğnesi, olta iğnesi, şeytaniğnesi, yelken iğnesi, yılaniğnesi, yorgan iğnesi

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Dikiş dikmeye yarayan, ince, ucu sivri, bir ucunda iplik geçecek deliği bulunan çelik araç

2. İki şeyi birbirine tutturmaya yarar ince, uzun, ucu sivri, metal araç

Örnek:

1. Çengelli iğne. Toplu iğne.

1. Çengelli iğne. Toplu iğne.

3. Toplu iğnenin süs olarak kullanılan, iri başlı, renkli bir türü

4. Genellikle kadınların süs olarak elbiselerinin göğüs, yaka vb. yerlerine taktıkları süs eşyası

5. Bazı araçların ucu sivri parçaları

Örnek:

1. Pusula iğnesi.

1. Pusula iğnesi.

6. Bazı böceklerin kendilerini savunmak için kullandıkları organ

Örnek:

1. Arının iğnesi. Akrebin iğnesi.

1. Arının iğnesi. Akrebin iğnesi.

7. Oltanın ucundaki küçük çengel

8. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Dokunaklı söz

9. bitki bilimi , bitki bilimi , bitki bilimi , bitki bilimi , Bitkilerde yumurtacıkla tepecik arasındaki sapçık

10. tıp , tıp , tıp , tıp , Kas veya damar yoluyla vücuda sıvı bir ilacı basınçla vermek amacıyla enjektör ucuna takılan, boru biçiminde, ucu keskin metal araç


iğne ardı
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , İğneyi, çıkış noktasının gerisinden saplayıp daha ileriden çıkararak yapılan aralıksız dikiş veya nakış türü


iğne atsan yere düşmez
Anlamı:

1. çok kalabalık

Örnek:

1. Sabah sabah davullar vurulup meydan kurulur. Aman öyle bir kalabalık olur ki iğne atsan yere düşmez.

1. Sabah sabah davullar vurulup meydan kurulur. Aman öyle bir kalabalık olur ki iğne atsan yere düşmez.