92406 kayıt bulundu.
1. isim , isim , isim , isim , Gizli bir şeyi ortaya çıkarmak için yapılan açıklamalar
1. İkimiz de hayatlarımız hakkında ifşaatta bulunmadık.
1. İkimiz de hayatlarımız hakkında ifşaatta bulunmadık.
Lisan : Arapça ifşāʾāt
Telaffuz : ifşa:a:tı
1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Düzeni bozma, karışıklık çıkarma
2. Kargaşalık
Lisan : Arapça ifsād
Telaffuz : ifsa:dı
1. isim , isim , din bilgisi , din bilgisi , isim , isim , din bilgisi , din bilgisi , Fetva verme
Lisan : Arapça iftā
Telaffuz : ifta:
iftar sofrası, iftar tabağı, iftar topu, iftar vakti, iftar yemeği, iftar zamanı
1. isim , isim , din bilgisi , din bilgisi , isim , isim , din bilgisi , din bilgisi , Oruç açma, oruç bozma
2. İftar vakti
3. Ramazanda akşam yemeği
1. İftara çağırmak.
1. İftara çağırmak.
Lisan : Arapça ifṭār
1. oruç bozmak
1. Akşam Rabia ile beraber yine oruç bozuyor, iftar ediyoruz.
1. Akşam Rabia ile beraber yine oruç bozuyor, iftar ediyoruz.
1. isim , isim , isim , isim , Ramazanda oruç açmak için hazırlanmış sofra
1. Kusursuz bir düzenle kurulmuş geleneksel iftar sofrası, yabancı konukları karşılamaya ve ağırlamaya hazırdı.
1. Kusursuz bir düzenle kurulmuş geleneksel iftar sofrası, yabancı konukları karşılamaya ve ağırlamaya hazırdı.
1. isim , isim , isim , isim , Ramazanda genellikle lokantalarda iftar açmak için bir tabağa dizilen ve yemek öncesi yenilen soğuk yiyecekler
1. isim , isim , isim , isim , İftar zamanını bildirmek amacıyla atılan top
1. Vakit akşamdı, iftar topu atılmış, elektrikler yanmıştı.
1. Vakit akşamdı, iftar topu atılmış, elektrikler yanmıştı.
1. isim , isim , isim , isim , Ramazanda oruç açmak için hazırlanan yiyecek ve içeceklerin tümü
1. isim , isim , din bilgisi , din bilgisi , isim , isim , din bilgisi , din bilgisi , İftar vakti
1. isim , isim , din bilgisi , din bilgisi , isim , isim , din bilgisi , din bilgisi , İftar için hazırlanmış çerez ve yiyecek
Lisan : Arapça ifṭāriyye
Telaffuz : ifta:riye
1. isim , isim , isim , isim , Ramazanda iftar açmak için ilk ağızda yenilecek ve içileceklerin tümü
1. isim , isim , isim , isim , Oruç açmak için hazırlanan yiyecek
2. Oruç tutan kişi için alınan hediye, yiyecek veya çerez
3. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , İftarda yenmeye elverişli
1. İftarlık reçel.
1. İftarlık reçel.
iftihar listesi, medarıiftihar
1. isim , isim , isim , isim , Övünme
1. Bu kararı size tebliğ ederken çok derin bir inşirah ve iftihar duyduğumu ehemmiyetle kaydetmek isterim.
1. Bu kararı size tebliğ ederken çok derin bir inşirah ve iftihar duyduğumu ehemmiyetle kaydetmek isterim.
Lisan : Arapça iftiḫār
Telaffuz : iftiha:rı
1. kıvanç duymak, övünmek
1. O, gemisini kurtaran kaptandır diye yaptığı alçaklıkla, namussuzlukla iftihar ediyor.
1. O, gemisini kurtaran kaptandır diye yaptığı alçaklıkla, namussuzlukla iftihar ediyor.
1. okuldaki başarısı ve iyi davranışları sebebiyle üstün öğrenci seçilmek, övünç çizelgesinde yer almak
kuru iftira
1. isim , isim , isim , isim , Bir kimseye kasıtlı ve asılsız suç yükleme, kara çalma, bühtan
1. Kaynağını iftiradan ve yalandan alır.
1. Kaynağını iftiradan ve yalandan alır.
Lisan : Arapça iftirāʾ
Telaffuz : iftira:
1. iftira etmek
1. Elin nur topu gibi kızına iftira atmak doğru mu?
1. Elin nur topu gibi kızına iftira atmak doğru mu?
1. iftira etmek
1. On parmağınızda on kara, iftira üstüne iftira çalıyorsunuz.
1. On parmağınızda on kara, iftira üstüne iftira çalıyorsunuz.
1. bir suçu birinin üzerine atmak, kara çalmak, kara sürmek
1. On para yememiştir fakat etrafı adama iftira etmiştir.
1. On para yememiştir fakat etrafı adama iftira etmiştir.
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Karalamacı
1. Kopya yapmakta olanları öğretmene hissettiren, iftiracı, ustaca çamur atan bir oğlandı.
1. Kopya yapmakta olanları öğretmene hissettiren, iftiracı, ustaca çamur atan bir oğlandı.
1. kasıtlı ve asılsız suç yüklenmek
1. Uykusuzdum, yorgundum, bir otobüs dolusu insanın içinde iftiraya uğramıştım.
1. Uykusuzdum, yorgundum, bir otobüs dolusu insanın içinde iftiraya uğramıştım.