Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
acemileşebilmek fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Acemileşme ihtimali veya imkânı bulunmak


acemileşiverme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Acemileşivermek durumu


acemileşivermek fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Acemi olmamasına karşın acemi gibi davranmak


Telaffuz : acemileşi'vermek

acemileşme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Acemileşmek durumu


acemileşmek fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Beceriksizlik göstermek


acemilik
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Acemi olma durumu, toyluk

Örnek:

1. Karısı bırakınca şaşaladı ama acemiliğini fazla belli etmedi.

1. Karısı bırakınca şaşaladı ama acemiliğini fazla belli etmedi.

2. Acemice davranış, toyluk


acemilik çekmek
Anlamı:

1. alışamadığı bir işte zorluk çekmek


acemilik etmek
Anlamı:

1. deneyimli olmasına karşın acemice davranmak


acemkürdi
Anlamı:

1. isim , isim , müzik , müzik , isim , isim , müzik , müzik , Klasik Türk müziğinde birleşik bir makam


Lisan : Arapça ʿacem + Farsça kurd + Arapça -ī

Telaffuz : acemkürdi:

Acemleşme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Acemleşmek durumu


Acemleşmek fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Kültür ve medeniyet bakımından İran halkını örnek almak veya etkisi altında kalmak


Acemleştirme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Acemleştirmek işi


Acemleştirmek fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Acemleşme işini yaptırmak


acente

İlgili Kelimeler:

borsa acentesi, seyahat acentesi

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bir kuruluşun yaptığı işi onun adına kazanç karşılığında yürüten daha küçük kuruluş

Örnek:

1. İtalya'da büyük bir şirketin acentesiyim ben.

1. İtalya'da büyük bir şirketin acentesiyim ben.

2. Bu kuruluşun veya şubelerinin başında bulunan kimse

3. Banka şubesi

4. Vapur ortaklığı

5. ticaret , ticaret , ticaret , ticaret , Bir kuruluşa bağlı olmaksızın sözleşmeye dayanarak belirli bir yer ve bölge içinde sürekli olarak ticarethane veya işletmeyi ilgilendiren işlerde aracılık eden, bunları o işletme adına yapan kimse


Lisan : İtalyanca agente

Telaffuz : ace'nte

acentelik
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Acentenin yaptığı iş

2. Acente kuruluşu

Örnek:

1. PTT acenteliği.

1. PTT acenteliği.


acep
Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Acaba

Örnek:

1. Bakın çantasında acep nesi var / Bir çift kundurayla bir de fesi var

1. Bakın çantasında acep nesi var / Bir çift kundurayla bir de fesi var


Lisan : Arapça ʿaceb

aceze

İlgili Kelimeler:

darülaceze

Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Âcizler


Lisan : Arapça ʿaceze

açgöz
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , mecaz , mecaz , sıfat , sıfat , mecaz , mecaz , Açgözlü


açgözlü
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , mecaz , mecaz , sıfat , sıfat , mecaz , mecaz , Mala, yiyeceğe ve içeceğe doymak bilmeyen, açgöz, gözü aç, doymaz, gözü doymaz, tamahkâr, haris, hırslı, tokgözlü karşıtı


Telaffuz : a'çgözlü

açgözlüce
Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Açgözlüye yaraşır bir biçimde


Telaffuz : açgözlü'ce

açgözlük
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Açgöz olma durumu


açgözlüleşebilme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Açgözlüleşebilmek durumu


açgözlüleşebilmek fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Açgözlü olma ihtimali bulunmak


açgözlüleşme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Açgözlüleşmek durumu


açgözlüleşmek fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Açgözlü duruma gelmek