92406 kayıt bulundu.
1. isim , isim , isim , isim , Güvenlik amacıyla bina girişlerinde bulunan, bedendeki veya çantaların içindeki silah, bıçak vb. tehlikeli eşyaların belirlenmesini sağlayan aygıt
Telaffuz : iç'denetir
1. isim , isim , ruh bilimi , ruh bilimi , isim , isim , ruh bilimi , ruh bilimi , Deneğin bilincinde olanları izleyerek ruhsal süreçlerin özellik ve nitelikleri hakkında bilgi vermesi durumu
1. sıfat , sıfat , ruh bilimi , ruh bilimi , sıfat , sıfat , ruh bilimi , ruh bilimi , Çevresiyle iletişim kurmada güçlük çeken, içine kapalı, sosyal ilişkileri zayıf olan (kimse)
1. Yalnızca gencelme dönemlerinde rastlanılan imkânsız aşk duyarlığıyla suskun, içe dönüktür.
1. Yalnızca gencelme dönemlerinde rastlanılan imkânsız aşk duyarlığıyla suskun, içe dönüktür.
1. isim , isim , ruh bilimi , ruh bilimi , isim , isim , ruh bilimi , ruh bilimi , İçe dönük olma durumu
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Dış dünyaya karşı ilgi ve ilişkisi güçsüz, içine kapanık (ülke, topluluk vb.)
1. sıfat , sıfat , ruh bilimi , ruh bilimi , sıfat , sıfat , ruh bilimi , ruh bilimi , Dış dünyaya karşı ilgi ve ilişkisi güçsüz, içine kapanık (kimse), içine kapanık
1. isim , isim , ruh bilimi , ruh bilimi , isim , isim , ruh bilimi , ruh bilimi , İçe kapanık olma durumu, içine kapanıklık
1. isim , isim , ruh bilimi , ruh bilimi , isim , isim , ruh bilimi , ruh bilimi , Gerçeklerden kaçarak hayalî olaylara bağlılığı geliştirme ve düşünceleri, genellikle dileklerin yönetmesine bırakma durumu, otizm
1. -i , -i , -i , -i , İçme ihtimali veya imkânı bulunmak
1. Muzafferiyeti sonuna kadar yudum yudum içebilmek için kendimi tilki uykusuna verdim.
1. Muzafferiyeti sonuna kadar yudum yudum içebilmek için kendimi tilki uykusuna verdim.
2. İçme becerisi bulunmak
1. isim , isim , isim , isim , İçilen her şey, meşrubat
1. Burada yiyecek, içecek her şey var.
1. Burada yiyecek, içecek her şey var.
1. isim , isim , isim , isim , İç yan, iç bölüm, dışarı karşıtı
1. İçeriden sesler geliyor.
1. İçeriden sesler geliyor.
2. İç, iç yüzey
1. Odanın içerisi bu kadar adam almaz.
1. Odanın içerisi bu kadar adam almaz.
3. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , İç yüzeyde, iç bölümde olan
1. İçeri odadan sesler geliyor.
1. İçeri odadan sesler geliyor.
4. zarf , zarf , zarf , zarf , İç yana, iç yana doğru
1. İçeri girmekten korkarak bahçedeki demir kanepeye oturmak istedi.
1. İçeri girmekten korkarak bahçedeki demir kanepeye oturmak istedi.
5. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Gönül, yürek
6. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Hapishane
1. hapsetmek
1. Bundan da başka yarın bunu tutar, içeri tıkabilirdi.
1. Bundan da başka yarın bunu tutar, içeri tıkabilirdi.
1. bir iş veya alışverişte zarar etmek
1. Bu işte bir milyar lira içeri girdim.
1. Bu işte bir milyar lira içeri girdim.
2. hapse girmek
1. hapisten kurtulmak, serbest kalmak
1. Umarım şimdi anlıyorsundur uzun süre yatan kişilerin içeriden nasıl çıktıklarını.
1. Umarım şimdi anlıyorsundur uzun süre yatan kişilerin içeriden nasıl çıktıklarını.
1. isim , isim , isim , isim , Bir şeyin içinde bulunanların bütünü, muhteva, mazruf
1. Eğitimin yalnız yöntemlerini değil, içeriğini de gözden geçirmek, düzeltmek gerekmektedir.
1. Eğitimin yalnız yöntemlerini değil, içeriğini de gözden geçirmek, düzeltmek gerekmektedir.
2. Sözlü veya yazılı anlatımda verilmek istenen öz, düşünce, duygu ve imgelerin bütünü
3. Bir kelimenin veya kavramın anlamı
4. ruh bilimi , ruh bilimi , ruh bilimi , ruh bilimi , Herhangi bir ruhsal süreç veya düşünsel işlevi oluşturan ögelerin bütünü
5. sıfat , sıfat , mantık , mantık , sıfat , sıfat , mantık , mantık , Bir cümle veya yargıda açıkça söylenmemekle birlikte var olduğu anlaşılabilen, zımni
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Herhangi bir niteliği, özelliği içeren, muhtevalı
1. Bilimsel içerikli bir yazı
1. Bilimsel içerikli bir yazı
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , İçeriği olmayan
1. Karşılığı olmayan, içeriksiz ve yetersiz bir sözcüktür mutluluk.
1. Karşılığı olmayan, içeriksiz ve yetersiz bir sözcüktür mutluluk.