gazelimsi

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Gazeli andıran, gazele benzeyen, gazel gibi

---

gazeliyat

Anlamı:

1. isim , isim , edebiyat , edebiyat , isim , isim , edebiyat , edebiyat , Bir şairin divanında bulunan gazeller bölümü

---

Lisan : Arapça ġazeliyyāt

Telaffuz : gazeliya:tı

gazellenme

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Gazellenmek işi

---

gazellenmek fiil

Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , halk ağzında , halk ağzında , nesnesiz , nesnesiz , halk ağzında , halk ağzında , Ağaç yapraklarını dökmek

2. Yaprak sararıp kurumak

---

gazete

İlgili Kelimeler:

ayaklı gazete, akşam gazetesi, bayram gazetesi, duvar gazetesi, fısıltı gazetesi, pandispanya gazetesi, radyo gazetesi

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Politika, ekonomi, kültür ve daha başka konularda haber ve bilgi vermek için yorumlu veya yorumsuz, her gün veya belirli zaman aralıklarıyla çıkarılan yayın

Örnek:

1. Çağdaş insanın hayatında gazete mühim bir yer tutar.

1. Çağdaş insanın hayatında gazete mühim bir yer tutar.

2. Bu yayının yönetildiği, hazırlandığı, basıldığı yer

Örnek:

1. Her gün gazeteye uğruyordu.

1. Her gün gazeteye uğruyordu.

---

Lisan : İtalyanca gazzetta

Telaffuz : gaze'te

gazeteci

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Gazete yayımlayan kimse

Örnek:

1. Ben gazeteciyim. Bir ticarethanenin sahibiyim.

1. Ben gazeteciyim. Bir ticarethanenin sahibiyim.

2. Gazeteye yazı yazmayı, haber toplayıp vermeyi veya gazetenin yazı işlerinde çalışmayı iş edinen kimse

3. Gazete satan kimse

---

gazetecilik

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Gazetecinin yaptığı iş

Örnek:

1. Gazetecilik edemem, hakikaten politikaya aklım ermez.

1. Gazetecilik edemem, hakikaten politikaya aklım ermez.

---

gazetelik

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Gazete koymaya yarar küçük çatkı

2. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Gazeteye haber olarak yazılacak nitelikte olan

---

gazhane

Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Hava gazı üretilen veya depolanan yer

---

Lisan : Fransızca gaz + Farsça ḫāne

Telaffuz : gazha:ne

gazi

İlgili Kelimeler:

malul gazi

Anlamı:

1. isim , isim , din bilgisi , din bilgisi , isim , isim , din bilgisi , din bilgisi , Müslümanlıkta düşmanla savaşan veya savaş yapmış kimse

Örnek:

1. Gazi Baba, etrafında binlerce gazi ile bir tepede yatardı.

1. Gazi Baba, etrafında binlerce gazi ile bir tepede yatardı.

2. Olağanüstü yararlıklar göstererek düşmanı yenen komutanlara devlet tarafından verilen onur unvanı

Örnek:

1. Gazi Mustafa Kemal.

1. Gazi Mustafa Kemal.

3. Savaştan sağ olarak dönen kimse

---

Lisan : Arapça ġāzī

Telaffuz : ga:zi

gazi olmak

Anlamı:

1. savaştan, ölmeden dönmek

---

Gaziantep

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Türkiye'nin Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde yer alan illerinden biri

---

Özel: Evet

Telaffuz : ga:zi'antebi

Gaziantepli

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Gaziantep ilinden olan kimse

---

Özel: Evet

Gazianteplilik

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Gaziantepli olma durumu

---

Özel: Evet

Gaziemir

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , İzmir iline bağlı ilçelerden biri

---

Özel: Evet

Telaffuz : ga:zi'emir

gaziler helvası

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Undan yapılan bir helva türü

---

gazilik

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Gazi olma durumu

2. Gazi unvanı

3. Yiğitlik

Örnek:

1. Hepimiz Mustafa Kemal'e borçluyuz. Onun en büyük gazası ve gaziliği bizim mesleğimizi yetiştirmesindedir.

1. Hepimiz Mustafa Kemal'e borçluyuz. Onun en büyük gazası ve gaziliği bizim mesleğimizi yetiştirmesindedir.

---

gazino

İlgili Kelimeler:

aile gazinosu

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Yemek yenilen, gösteri izlenen, müzik dinlenen, bazen oyun sergilenen eğlence yeri

Örnek:

1. Gazinonun önündeki büyük tenha yoldan hiçbir ses gelmiyor.

1. Gazinonun önündeki büyük tenha yoldan hiçbir ses gelmiyor.

2. Büyük kahvehane ve birahane

---

Lisan : İtalyanca casino

Telaffuz : gazi'no

gazinocu

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Gazino işleten kimse

Örnek:

1. Bir başka masada gazinocuyu çekiştiriyorlardı.

1. Bir başka masada gazinocuyu çekiştiriyorlardı.

---

gazinoculuk

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Gazinocunun yaptığı iş

---

Gaziosmanpaşa

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , İstanbul iline bağlı ilçelerden biri

---

Özel: Evet

Telaffuz : ga:ziosma'npaşa

Gazipaşa

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Antalya iline bağlı ilçelerden biri

---

Özel: Evet

Telaffuz : ga:zi'paşa

gazışı

Anlamı:

1. isim , isim , fizik , fizik , isim , isim , fizik , fizik , Termik etki olmaksızın kendiliğinden görülen ışık

---

Telaffuz : ga'zışı

gazışıl

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , fizik , fizik , sıfat , sıfat , fizik , fizik , Gazışı ile ilgili, gazışı saçabilen

Örnek:

1. Radyum gazışıl bir elementtir.

1. Radyum gazışıl bir elementtir.

---

Telaffuz : ga'zışıl

gazla!

Anlamı:

1. argo , argo , argo , argo , `defol, git!` anlamında kullanılan bir söz

---