92406 kayıt bulundu.
1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , din bilgisi , din bilgisi , isim , isim , eskimiş , eskimiş , din bilgisi , din bilgisi , İslam dinini korumak veya yaymak amacıyla Müslüman olmayanlara karşı yapılan kutsal savaş
1. Küffar üzerindeki gazamızın sevabı bize kâfidir.
1. Küffar üzerindeki gazamızın sevabı bize kâfidir.
Lisan : Arapça ġazāʾ
Telaffuz : gaza:
1. harekete geçirmek veya hızını artırmak için motorlu taşıtın gaz pedalına basmak
2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , bir işi hızlandırmak
1. harekete geçirmek veya hızını artırmak için motorlu taşıtın gaz pedalına çokça basmak
1. İleride yolun daraldığını göre göre gaza yüklendi.
1. İleride yolun daraldığını göre göre gaza yüklendi.
1. öfkelenmek, kızmak
1. Sert kelimeler kullandı, köpürdü, gazaba geldi.
1. Sert kelimeler kullandı, köpürdü, gazaba geldi.
1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , eskimiş , eskimiş , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Ceylan
Lisan : Arapça ġazāl
Telaffuz : gaza:li
1. isim , isim , isim , isim , Öfke, kızgınlık, hiddet
1. En önde Tevfik, en arkada cüce, birbirinin ayaklarına basarak Emine'nin gazabından sokağa fırladılar, karanlıkta birdenbire kayboldular.
1. En önde Tevfik, en arkada cüce, birbirinin ayaklarına basarak Emine'nin gazabından sokağa fırladılar, karanlıkta birdenbire kayboldular.
Lisan : Arapça ġażab
1. -i , -i , -i , -i , Öfkelendirmek, kızdırmak
1. Emine'yi bunların hepsinden fazla gazaplandıran şey belki kocasının kafasında para diye bir kıymet olmaması.
1. Emine'yi bunların hepsinden fazla gazaplandıran şey belki kocasının kafasında para diye bir kıymet olmaması.
1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Öfkelenmek, kızmak
1. Bu lafa bütün bütün gazaplanır, fırlar, Yörük'ün kızını iyice döver.
1. Bu lafa bütün bütün gazaplanır, fırlar, Yörük'ün kızını iyice döver.
1. isim , isim , isim , isim , Görüş sahası geniş olan balkon
Lisan : İngilizce gazebo
1. isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , Cepken altına giyilen kolsuz bir tür giysi
gazel damarı
1. isim , isim , edebiyat , edebiyat , isim , isim , edebiyat , edebiyat , Divan edebiyatında 5-10 beyit arasında değişen, ilk beytinin dizeleri birbiriyle, sonraki beyitlerinin ikinci dizeleri birinci beyitle uyaklı, genellikle lirik konularda yazılan nazım biçimi
1. O mecmuadaki gazelleri yüksek sesle okurken eski şiir lehçemizdeki beliğ ve rindane edaların zevkine varıyorum.
1. O mecmuadaki gazelleri yüksek sesle okurken eski şiir lehçemizdeki beliğ ve rindane edaların zevkine varıyorum.
2. müzik , müzik , müzik , müzik , Klasik Türk müziğinde belli bir kurala bağlı olmadan bir kişi tarafından sazlardan birinin eşliğinde söylenen, söyleyenin ses gücünü göstermesine de olanak veren müzik eseri
1. Yanımızdaki vagonda bir gazel başladı.
1. Yanımızdaki vagonda bir gazel başladı.
Lisan : Arapça ġazel
1. isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , Sonbaharda kuruyup dökülen ağaç yaprağı
1. Coşkun sular gibi akıp durulma / Kuru gazel gibi esip savrulma
1. Coşkun sular gibi akıp durulma / Kuru gazel gibi esip savrulma
1. isim , isim , anatomi , anatomi , isim , isim , anatomi , anatomi , Şah damarı
1. Kolalı sert yaka, boğazda şişen gazel damarını sıkıyor.
1. Kolalı sert yaka, boğazda şişen gazel damarını sıkıyor.
1. gazel söylemek
1. Karagözcünün makamlar arası dolaşması, şarkı ve gazel okuması lazımdı.
1. Karagözcünün makamlar arası dolaşması, şarkı ve gazel okuması lazımdı.
2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , oyalamak veya kandırmak üzere boş sözler söylemek
1. yüksek sesle şarkı veya türkü söylemek
1. Sonra makinelerin gemiyi sarsan temposuna uyarak yanık bir gazel tuttururdu.
1. Sonra makinelerin gemiyi sarsan temposuna uyarak yanık bir gazel tuttururdu.
1. isim , isim , müzik , müzik , isim , isim , müzik , müzik , Gazel okuyan, gazel söyleyen kimse
Lisan : Arapça ġazel + Farsça -ḫvān
Telaffuz : gazelha:nı
1. isim , isim , isim , isim , Gazelhanın yaptığı iş
1. İstanbul'da mektepler âleminde gazelhanlıkları ile nam vermişti.
1. İstanbul'da mektepler âleminde gazelhanlıkları ile nam vermişti.