Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
frenleyebilmek fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Frenleme ihtimali veya imkânı bulunmak

2. Frenlemeye gücü yetmek


frenleyici
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Bazı organların çalışmasını engelleyen

Örnek:

1. Frenleyici kalp sinirleri.

1. Frenleyici kalp sinirleri.

2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Engelleyen, ilerlemeye, gelişmeye engel olan


frenoloji
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Kafatasının biçimine bakarak insanın karakterini ve zihinsel yeteneğini inceleme


Lisan : Fransızca phrénologie

Telaffuz : l ince okunur

frenolojik
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Frenoloji ile ilgili


Lisan : Fransızca phrénologique

Telaffuz : l ince okunur

frer
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Yabancılara ait okullarda görevli papaz

Örnek:

1. Mektepte arkadaşlarına hükmeden frerlerden hiç korkmadı.

1. Mektepte arkadaşlarına hükmeden frerlerden hiç korkmadı.


Lisan : Fransızca frère

fresk
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Yaş duvar sıvası üzerine kireç suyunda eritilmiş madenî boyalarla resim yapma yöntemi

2. Bu yöntemle yapılmış duvar resmi


Lisan : Fransızca fresque

freze
Anlamı:

1. isim , isim , teknik , teknik , isim , isim , teknik , teknik , Tornacılıkta, bir deliğin ağzını genişletmeye yarayan çelik alet

2. Frezeleme işinde kullanılan takım tezgâhı


Lisan : İtalyanca fresa

Telaffuz : fre'ze

frezeci
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Teknik resme veya modele uygun her çeşit parçayı freze tezgâhında yapabilen işçi

2. Freze işleri yapılan dükkân


frezecilik
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Frezecinin yaptığı iş


frezeleme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Frezelemek işi


frezelemek fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Bir parçayı freze tezgâhında işlemek


frezya
Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Süsengiller familyasından yirmi kadar süs bitkisi türünü içeren cins (Freesia)


frigo
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Dondurulmuş krema

2. argo , argo , argo , argo , Sevimsiz, soğuk kimse


Lisan : Fransızca frigo

Telaffuz : fri'go

frigorifik
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Soğutma özelliği olan, soğutucu

Örnek:

1. Frigorifik vagon.

1. Frigorifik vagon.


Lisan : Fransızca frigorigique

frijider
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Buzdolabı


Lisan : Fransızca frigidaire

frijidite
Anlamı:

1. isim , isim , tıp , tıp , isim , isim , tıp , tıp , Kadında cinsel isteksizlik


Lisan : Fransızca frigidité

frijit
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Cinsel bakımdan soğuk (kadın)

Örnek:

1. Hiç unutmam, akıllı başlı sandığım bir tanıdığım, sırf tepkilerimi sınamak amacıyla aynı gecede on dakika içinde beni önce frijit, sonra lezbiyen, en sonunda da feminist olmakla suçlamış, tam isterikliğimde karar kılacakken uygun bir dille kapı dışarı atmıştı…

1. Hiç unutmam, akıllı başlı sandığım bir tanıdığım, sırf tepkilerimi sınamak amacıyla aynı gecede on dakika içinde beni önce frijit, sonra lezbiyen, en sonunda da feminist olmakla suçlamış, tam isterikliğimde karar kılacakken uygun bir dille kapı dışarı atmıştı…


Lisan : Fransızca frigide

frikik
Anlamı:

1. isim , isim , spor , spor , isim , isim , spor , spor , Serbest vuruş

2. argo , argo , argo , argo , Giysinin kazara açılmasıyla göğüs veya bacağın görünmesi


Lisan : İngilizce free-kick

Telaffuz : fri'kik

frikik vermek
Anlamı:

1. argo , argo , argo , argo , göğüs, bacak gibi vücudun belirli bölümlerini, bilerek veya bilmeyerek gereğinden fazla açarak göstermek


frikik yakalamak
Anlamı:

1. argo , argo , argo , argo , bilerek veya bilmeyerek gereğinden fazla açılmış olan göğüs, bacak gibi vücudun belirli bölümlerini görmek


friksiyon
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Ovma, ovuşturma


Lisan : Fransızca friction

frisa
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Tütsüleme suretiyle kurutulmuş ringa balığı


Lisan : Rumca

Telaffuz : fri'sa

frişka
Anlamı:

1. isim , isim , denizcilik , denizcilik , isim , isim , denizcilik , denizcilik , Yelkeni dolduramayacak kadar hafif rüzgâr


Lisan : İtalyanca fresco

Telaffuz : fri'şka

fritöz
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Yiyecekleri özellikle patatesi kızartmaya yarayan özel kap


Lisan : Fransızca friteuse

friz
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Tavandan inerek sahnenin üst kısmını, sahne boyunca kaplayan kısa, dar perde

2. mimarlık , mimarlık , mimarlık , mimarlık , Eski Yunan ve Roma yapılarında taban kirişi ile çatı arasında kalan, üzeri boydan boya kabartmalarla süslü bölüm, efriz


Lisan : Fransızca frise