Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
frencilik
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Frencinin yaptığı iş


frengi
Anlamı:

1. isim , isim , denizcilik , denizcilik , isim , isim , denizcilik , denizcilik , Gemi güvertelerinde, suların dışarıya akması için bordalara açılan delik


Lisan : İtalyanca veringola

frengi
Anlamı:

1. isim , isim , tıp , tıp , isim , isim , tıp , tıp , Genellikle cinsel birleşmelerle bulaşan, tedavi edilmediğinde inme, körlük, delilik vb. sonuçlara kadar varan, döle de geçerek vücutça ve akılca sakat bir soyun yetişmesine yol açan bir hastalık, yenirce, sifilis


frengili
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Frengi hastalığına tutulmuş olan


freni patlamak (veya tutmamak)
Anlamı:

1. fren, görevini yapmamak

2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , bir iş denetimden çıkmak


Frenk

İlgili Kelimeler:

Frenk asması, Frenk çileği, Frenk gömleği, Frenk inciri, Frenk lahanası, Frenk maydanozu, Frenk menekşesi, Frenk üzümü, tatlısu Frengi

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Anglosakson, Cermen veya Latin ırklarının birinden olan kimse

Örnek:

1. Frenklere mahsus, şen, latifeci bir ihtiyarla genç kadına doğru ilerledi.

1. Frenklere mahsus, şen, latifeci bir ihtiyarla genç kadına doğru ilerledi.

2. tarih , tarih , tarih , tarih , Osmanlıların Avrupalılara, özellikle Fransızlara verdikleri ad


Özel: Evet

Lisan : Farsça freng

Frenk asması
Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Asmagillerden, sonbaharda yaprakları güzel bir renk alan süs sarmaşığı (Ampelopsis)


Frenk çileği
Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Kokusuz, kırmızı iri meyve veren bir tür çilek


Frenk gömleği
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Yakası kravat takmaya uygun, çoğu uzun kollu, ceket veya yelek altına giyilen erkek gömleği

Örnek:

1. Muşamba hâline gelmiş katı Frenk gömleğimle o cendere gibi pantolonu bir dakika daha taşımaya tahammülüm kalmamıştı.

1. Muşamba hâline gelmiş katı Frenk gömleğimle o cendere gibi pantolonu bir dakika daha taşımaya tahammülüm kalmamıştı.


Frenk inciri
Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Kaktüsgillerden, yaprakları etli ve yayvan dikenli bir bitki, firavun inciri, Hint inciri (Opuntia ficus-indica)

2. Bu bitkinin kalın, dikenli kabuğu olan tatlı yemişi


Frenk lahanası
Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Ceviz büyüklüğünde bir tür lahana, Brüksel lahanası (Brassica oleracea gemmifera)


Frenk maydanozu
Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Maydanozgillerden, salata ve salçalarda kullanılan bodur ve güzel kokulu bir bitki


Frenk menekşesi
Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Turpgillerden, çiçekleri güzel kokulu bir tür süs bitkisi (Hesperis)


Frenk üzümü
Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Taşkırangillerden bir çalı (Fibes nigrum)

2. Bu bitkinin genellikle şurubu yapılan, uzun salkım biçiminde, taneleri ufak, kırmızı ve mayhoş yemişi


Frenkçe
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Fransızca

Örnek:

1. Yine aynı endişe ile bazı kelimelerin daima Frenkçelerini kullanır.

1. Yine aynı endişe ile bazı kelimelerin daima Frenkçelerini kullanır.

2. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Frenklere özgü olan

3. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Avrupalı gibi


Özel: Evet

Frenkleşme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Frenkleşmek işi


Frenkleşmek fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Frenge benzemek, Frenk gibi davranışlarda bulunmak

Örnek:

1. İyice Frenkleşmiş olan Nizamettin Bey, tiyatro muhabbetinden bahsediyordu.

1. İyice Frenkleşmiş olan Nizamettin Bey, tiyatro muhabbetinden bahsediyordu.


Frenkleştirme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Frenkleştirmek işi


Frenkleştirmek fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Frenklere özgü yaşayış tarzı kazandırmak


Frenklik
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Frenk gibi davranma


Özel: Evet

frenleme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Frenlemek işi


frenlemek fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Bir taşıtın, mekanizmanın hareketini fren yardımıyla yavaşlatmak veya durdurmak

2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Bir gidişin, bir tutumun aşırılığını önlemek, gemlemek

Örnek:

1. Adam fena sinirlendi. Ama durdu, düşündü, kendini iyi frenledi.

1. Adam fena sinirlendi. Ama durdu, düşündü, kendini iyi frenledi.


frenlenme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Frenlenmek işi


frenlenmek fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Frenleme işi yapılmak


frenleyebilme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Frenleyebilmek işi